Nereye gidiyorsun böyle?
Hani özgürlük, hani barış?
Kalmadı mı içinde hiç umut.
İnancını mı yitirdin yoksa sende
Bir militanın sol cebinde
Ya da bir askerin el yazması künyesinde.
Anlatamadın değil mi kimseye?
Ölenlerin herşeyden önce insan olduklarını
Hepsinin yüreği yanan bir anadan doğup
Aynı Tanrı tarafından yaratıldığını
Anlatamadın değil mi?
Hani özgürlük, hani barış?
Nereye gidiyorsun böyle?
Kalmadı mı yapacak bir şeyin?
Yoksa nefesin tükendi de
Bağıramaz mı oldun meydanlarda?
Çok mu üstüne geldiler göz altlarında?
Benden daha iyi bilirsin çoğu şeyi
Ki ben dünkü çocuk
Cebinde her daim beyaz mendil
En kanlı çatışmanın ortasında
Belki lazım olur diye
Bir kişi daha ölmesin diye.
Parçalanmasın bedenler, bedenlerden de büyük yürekler diye.
Dinlemediler...
Ne seni ne beni
Ki ben dünkü çocuktum bu konularda
Çıkmazdı sesim senin kadar
Kendi kavgamda.
Barış derdim, benim dert ettiğim
Anlamazdım sol ceplerde yazanlardan, el yazması künyelerden
Kendi küçük dünyamda, içten içe kızardım
Adını bile bilmediğim
Saygın adamların saygın açıklamalarına
Bazen hak verirdim de konuşulanlara
Sonra derdim
Yeterince kan dökmedi mi herkes kendi kavgasında
Yeterince mezar kazılmadı mı
Mezarsız yatanların sağında, solunda
Cevap vermezdi kimse
Ki ben dünkü çocuktum hala.
Kendi yaşam kavgamda...
Kayıt Tarihi : 1.2.2010 01:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!