ki nereden dönsek ah nereden dönsem ile ben
hep sırtımızda bir tomar yük,
yüklenip getiririz son virajı da kapı önüne
ilk önce ağzının içinde uzun uzun
köpürtür dilini messi teyze
sonra çıkışır ayaklarımıza
çokça verip veriştirir geç kalmışlığımıza
yermisin yemez misin daha sonra
bir okka dayak ah nereden dönseme
iki sille berduşluğa,
üç sille avareliğin ensesine
elinden düşürdükleri ise arkası ezik pabuçlarıma
bir şaşkınlık bağlanır elimiz, kolumuz
o dağınıklık ve o kargaşanın
neresinden bulup çıkarır anlayamayız hiç
o çamaşır tokucuna benzeyen yumruğunu
bir fasıl hüzün sarar sonra ahh nereden dönsem
ben bir fasıl sımsıkı tutuş beni
k
ki yere düşmesin diye sümsüklüğüm
bir de aklını tozutmasın diye ahşap
o aralar her şey,
her şeye küser
kapı yüzünü kilide,
kilit anahtara,
viraj eve,
ev önü de viraja
ben en çok pabuçlarımın ezik yerlerine
ümmüğü sıkılmış topuklarım da en çok messi teyzeye
o aralar ömür bol bol sitem yedirir
ah! nereden dönseme
derimdeki eskimişliği ayna bana
ben de griye çokça siyah
geçer gider önümüzden fütursuzca zaman
ben göl üstünde seken bir kuğuyum diye diye
ilk nereden dönsem inanır yine buna
onun ağzına takılır çünkü ilk
tüm alfabelerin acabaları da
o aralar vaziyeti umumi
o aralar vaziyeti umumi
pörsük gözleri ile etrafı
hiç durmadan kolaçan eder messi teyze
aniden kör bir makas ucu olur
ve kıtır kıtır keser iki lafın arasını
benim de işte
hep oracıktan sıçrar
başımdaki takkeye kan
o aralar her şey,
herkese
herkes de, her şeye küstür
o yüzden yüzümü kendim yoklarım...
ellerimi de kan tutar!
Kayıt Tarihi : 23.6.2017 01:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
üç adım sonra şizofreni, kitabından:)
TÜM YORUMLAR (1)