Nena'ya Mektup Şiiri - Yunus Çimen

Gitmekle bu kadar kalmamalıydın.
Gittinse şanından, bir şeyler bırakmalıydın.
Anlatacak şeyler biriktirdim çokça senli,
ama en çok sen anlamazsın şimdi beni. Babalara sorulan, çocuksu, dizleri kanayan sorular hazırladım.
Otuzuma varmadan yetim kaldım, soramadım.
Bir dil bul ne olur Nena,
bir tek senin anlayabildiğin,
bir tek sana anlatabildiğim.
O dilde, yeni şeyler söyle.
Bir harf olsun, bir kelime, bir cümle.
Savur rüzgarla gelsin, anlarım sensin,
Anlamaktan bahset Nena ne olur.
cinler ve deliler beynimde at koşturuyor.
Görsen, gönlüm ne badireler savuşturuyor.
Bir güzellikten bahset bana,
hani acemi yüreğinden.
Mantığı batsın aklım oynasın yerinden.
Solacak da olsa çiçekler koy içine,
çocuk tebessümleri olsun sonra,
Ağlamak taş kesilsin, donsun
gezmeler olsun, güzel yerlere gitmeler
Bisiklet olsun, rengarenk şemsiyeler,
toprak kokulu yağmurlar olsun.
Yalan da olsa bir güzellikten bahset Nena,
Gözlerinden taşsın, gülüşüne sığsın, teninde gezsin.
Kalbin bahçeler sürsün, baharlar eksin.
Peygamber hatrına bir güzellikten bahset.
İman gibi sağlam, şüphe kadar zayıf olsun.
Sen bahsettikçe, nefesim Allah dolsun.
Alışmak ne kolaymış öyle Nena, oyun gibi.
Hani içimin en yumuşak yerine kıymık gibi batan,
hani tenimdeki her kıl tanesini arşa çıkaran, irkilmek ne ki, korkuyu iliğimde bir ömür müebbet yatıran, o ölüm dahi
buluşmaya geç kalmış bir dost gibi şimdilerde.
Hep antikayım, avareyim eskilerde.
Yalan da olsa bir güzellik söyle Nena,ne olur
Cana kasteden ecel peşimde.
Bir güzellik söyle kurban olayım.
Uyuyan devi uyandırsın,
zelzeleler sarsılsın,
seller boğulsun,
üşüsün çığlar,
güneş kavrulsun.
Yedi veren güller,
toprağında maya tutsun.
Bir şeyler çiz, varsın siyahı beyazı çok olsun. Baktığın yerde bir çakıl taşı olayım,
Gözlerini çevir, yalan da olsa bir bak,
manzaram gökkuşağı olsun.
Sorma Nena, pusulamı orta yerinden kırdılar, ufkumun saltanatında oturuyor kızgın dalgalar.
Hangi gemiye binsem adım yazılı o kağıtta. Atlıyorum, sığınacak kucak arıyorum her balıkta.
Titrek adımlarımı karabasanlar izliyor bilmiyorsun,
gece gölgemden korkuyorum, la tahzen de ne olur.
Gözlerimde hükmümü kaybettim,
çukurlarında okyanuslar peydahlandı.
Yalan da olsa bir kere tebessüm et ne olur,
Tam olmamış gamzenle, ne çok yakışırdı.
Burda beklemek, eve ekmek götürmek kadar zor.
Ömrüm kısacık yollarda upuzun vuslatlara yürüyor.
Ülkende dönmek kaç güne sığıyor?
Örselenmemiş vicdanla, sılayla, hasretle,
Susma ne olur, yalan da olsa burdayım de.