devletin yittiği sınır köyündeyim, tırtılın kozasından dut yaprağına
yarası kaşınıyor çocuğun taşladığı ıssızlık karşısında
yeraltında devrimdir -kollar zamanını yerüstüne çıkmanın-
kendi ne olduğumu bulmanın geometrisi
ve öyle hiç bilmediğim bir dilin içime inşasının gürültüsü, çank! tonk!
okul sıralarında kurulur iskelesi zorlama metamorfozun
ellerim örtüşemiyor, yenişemiyor zamanla: yıpranmışlık yükseldikte
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta