Ey nefis!
Bugüne kadar benimle hep oynadın. Allem ettin, kullem ettin kandırdın hep beni. Senin için zaten önemi yok, neyin temiz neyin pis olduğundan. Ama sen hep pisi seversin. Bizleri hep pislik İçine yuvarlamayı bir vazife edinmişsin. Ama yok. Bu böyle gitmez. Belki gene kandıracaksın beni ara sıra. Belki gene tökezleyeceğim sana kanıp. Ama yine kalkacağım. Yine o rahmeti bol
Rabbime sığınacağım. Tövbelerimi sunacağım. Bilirim ki günahlarım ne kadar çok olursa olsun O’nun rahmeti hep ağır basacak. Tuş edecek rabbimin rahmeti günahlarımı. Ve bana (ve sana) diyecek ki (inşallah) :
Ey emin ve mutmain olmuş nefis! Ondan razı olarak, onun rızasını kazanarak rabbine dön. Gir salih kullarımın zümresine, gir cennetime! ...
Ve ben diyorum ki rabbime:
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,