Taşları dokuyan ışık, her ezgide yükselen çığlık,
bir görünüp bir kaybolan açık bir duyum ötesi.
Zehir gibi acı, bal gibi tatlı yapı, bir kez şekillendi mi
boynunu sıkan ip gibi. Kader deriz ona ve ölüm ötesi.
Hesap kitap çağının görünmeyen lekesi, ayağımıza
dolanan kirli niyetler, her neslin çilesi, körlüğün yaydığı
enerji ve yola devam sevgisi, her şeyi taşıyan, bütün
Bıçak soksan gölgeme,
Sıcacık kanım damlar.
Gir de bak bir ülkeme:
Başsız başsız adamlar...
Ağlayın, su yükselsin!
Devamını Oku
Sıcacık kanım damlar.
Gir de bak bir ülkeme:
Başsız başsız adamlar...
Ağlayın, su yükselsin!