NEDEN TÜRK BİRLİĞİ DEĞİL DE AVRUPA BİRLİĞİ?
-Enver Paşa ve arkadaşları; “Türk diyarında TÜRKÇÜLÜK SATIYORUZ, satın alan yoktur” derken, adeta içerisinde bulunduğumuz bu dönemi hatırlatıyor bizlere... Bu gün de Türkçülük satıyoruz, maalasef Türk oğlu Türk olanlardan da satın alan yoktur. Bu duruma sevinenler de vardır biliyoruz. Geçen dönem iktidara gelen Türkçü bir parti(MHP) dahi Türk Birliğinden söz edemeyince, işimizin Allah'a kaldığını anladık. Yeni Başbakanımız T. Erdoğan'ın Türk veya Türk Birliği diye bir derdi yoktur. “Milliyetçi söylemlerle bir yere varılamayacağını” defalarca ifade etmiştir.
-Enver Paşa, Osmanlı'yı yıkan Sabetayist Devşirme-Dönmelerin, kurulan yeni Cumhuriyette de iş başında olduklarını görmüştü aslında. Osmanlı'yı Milliyetçilik Hareketleri ile yıkan Devşirmeler, Osmanlı'ya bağlı toplulukları ırkçılık ve milliyetçilik yapmaya yönlendirerek, yıkılmasına sebep oldular. Atatürk ve arkadaşları, 36 ırkın Osmanlı içerisinde Milliyetçilik yaptıklarını, ancak sadece İmparatorluğun asıl kurucusu olan TÜRKLER'in MİLLİYETÇİLİK yapmayarak ÜMMETÇİLİK yaptıklarını gördüler. Böylece ÜMMETÇİLİĞİN miyadını doldurduğunu, günün moda akımının ve en geçerli silahın MİLLİYETÇİLİK olduğunu gördüler. Herkesin Milliyetçilik yaptığı bir dönemde, TÜRKLERin MİLLİYETÇİLİK yapmamasının tarihi bir ahmaklık olacağını(günümüzde olduğu gibi) tespit eden ATATÜRK ve Arkadaşları, Türk Milliyetçiliğini öne çıkararak, Göktürkler'den sonra ilk defa, başında TÜRK adı bulunan TÜRKİYE CUMHURİYETİni kurmuşlardır.
-Türkler'in, Osmanlı'dan sonra yeniden bir devlet kurabileceklerini hesap edemeyen Devşirmeler, Türk Milliyetçiliği esasına dayanan bu Cumhuriyetin Mayasının tutmaması için; düne kadar o çok sevdikleri ve bazılarını yapmaya sevk ettikleri Milliyetçilikten vazgeçerek, derhal ÜMMETÇİ sever ve Halife yanlısı oldular. Dün Padişah ve Halk ÜMMETÇİ idi, bu Devşirmeler Milliyetçi idiler. Halkların özgürlüğünü istiyorlardı(!) ya... Türk Cumhuriyetçilerinin Milliyetçi olduklarını görünce, kendileri hemen rol değiştirerek, ÜMMETÇİ göründüler. “Din elden gidiyor” diyerek, saf Müslümanları kullanarak, Yeni Cumhuriyet'le karşı karşıya getirdiler. Böylece Müslüman Türk'ü Türk'e kırdırdılar. Bütün direnmelere rağmen Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşuna engel olamayan Devşirmeler, yine rol değiştirerek, bu defa formalite icabı ATATÜRKÇÜ göründüler.
-Sırası ile; Bu Devşirmeler ilk önce Hristiyan idiler, sonra sözde Müslüman oldular, Saray'a girdiler. Sonra Milliyetçi göründüler Osmanlı'yı yıktılar, daha sonra Milliyetçilere karşı Ümmetçi göründüler En son göstermelik Atatürkçü oldular. Şimdi yine aslına rücu ederek MASON oldular. Şimdi en son rolleri şu: “Efendim Kemalizm AB'ye girmemize engel oluyor. Ulusalcılık'tan ve Ünitercilik'ten vazgeçilmelidir” diyorlar.
-Sık sık rol değiştirenler, milletin öz evlatlarını devletle karşı karşıya getirerek; “kafir okuluna çocuklarınızı göndermeyin” diyerek fetva veren Dönmeler, vakit kaybetmeden kendi çocuklarını bu okullara gönderdiler ve ilk mezunlar bunların çocuklarından çıkmış oldu. Yaklaşık 50 yıl çocuklarını bu okullara göndermeyen İnançlı Türk Halkı, diplomasız olunamayacağını ve Devşirmeler'in oyununa geldiklerini anlayarak, son 35 yılda çocuklarını bu okullara göndermeye başladılar. Devşirme-Dönmeler'den bir GOL yiyen İnançlı Türk Halkı, kaçırdığı tren'e ulaşmak istiyor. 50+35 yıl boyunca mezun veren bu Devşirmeler, köşe başlarını tutmuş, Milli Gelirden üst düzeyden pay almış, bazı yerlere CASUSLUK yaparak, Cumhuriyetin temeline dinamit koymuşlardır.
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla