NEDEN AĞLARSIN?
Uzak diyârlardan sesin duyulur
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
Rabbimden bize de vuslat buyrulur
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
Adını gönlüme yazdım gül ile
Yok olup gitmedim senden sal ile
Arınım petekte bil ki bal ile
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
Başın alıp gitmek ne zor bilmezsin
Bilinmez yollarda bensiz olmazsın
Ayrılık bir korken yalnız ölmezsin
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
Uzat elini de bir tut n’olursun
Tüket özlemi de ah et n’olursun
Tutma tek salım da gel yat n’olursun
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
Elin yanında bil sanki ahrazdım
Toprağa derinden bir hane kazdım
Serabı kabrinin yanına yazdım
Yârim diye çağlar neden ağlarsın
SERAP HOCA
10.08.2008 16:37
Serap Demirtürk
Kayıt Tarihi : 10.8.2008 17:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir avuç eylül toprağına gömeceğim bu hikayeyi bu kez… dalları altında bebeler gölgelensin duasıyla, gözlerimle sulayacağım… bir türküyü bam teline hediye edeceğim; çabuk büyüsün diye ninni niyetine… ‘ağlama yâr, ağlama’ hüzün sarısı bir sonbahardı, değmişti ellerin Anka’nın zümrüdümsü tüylerine… gündüzleri Güneş’e bırakıp, geceleri nöbet tuttum Ay’la; Anka üşümesin diye.. akrep ardına düşmüştü ki, önünü kesti Anka’nın kaçarken, üçüncü tekillerin… sesin bile çıkmadı... ‘O’su olmuştu Anka, birdenbire hayatının… uçtu Anka uzaklara; uçabiliyordu zira… ardına bakmamak için gözlerini dağladı sevdasının karasıyla… ve gitti… işitmemek için senden geleni, kulaklarını sağır eyledi martılara… Ay(lar) ı şahit oldu gecenin… Ve sildi gözlerini, gecenin soğuğu, parmaklarını dondursa da… Sabahlar aydınlığına sarılmıştı, Hapisti Anka, Kaf Dağ’ının adı dua olan en aydınlık zindanına… Bir ses geldi… Suskundu zaten martılar Anka’nın küskünlüğüne… Ve kapı çalındı yeniden tanıdık bir yabancının elleriyle… Vahşiler açmalıydı bu kapıları… Ve Anka duymamalıydı, vahşilere kurban sevdaların feryatlarını… Oysa akrebin zehiri erken uyandı ve kırıldı bir sokuşta Anka’nın kanatları… Her kalp, her atış ve her feryat, katlinin fermanını yazdı Anka’nın… Ağladı Anka… Yağmur aldı gözlerini... Yaralı kuşum ağlayadursun kanatlarına, Geri döndü ‘dönmeyesin’ diyemedikleri… Geri döndü gün geceye ve geri döndü yağmur buluta… Bırakmışken gözlerini yağmurlar, gözleri değdi Anka’nın vazgeçemediklerine… Sustu martılar… Geçmedi gece… Bırakmadı ay, Anka’yı geceye… Ve çoştu yeniden ırmakların delisi… Zamanın vapuru, kıyıları dolaşır oldu asice… Ve bir ses işitti kulaklar: ‘sorun bir hele, ne için bekleyişler…! ’ sordular… serzenişleri bastılar yaralarına… gönlünden ve gözlerinden akanlar, ala boyadı deli ırmağın rengini… kaç lale mevsimi geçti bilinmez, Anka’nın gözleri hiç kurumadı… ondandır; yağmur yağar her sabah bu diyara… ve ondandır martıları hiç gülmez bu diyarın… ay’ın her bırakışında Anka’yı geceye, bir türkü dolar dillerine martılar, ırmağın delisini geçebilen her gecenin sabahında ‘ağlama yâr, ağlama’ zâyenderûd (her hakkı Anka'ya aittir...kötünün serzenişi iyiye iyi gelmez....) http://www.izlerforum.com/zumrudune-yazik-olmus-ankanin-t4718.html? s=d7cc020a78f1059e010b49b534125a70&
-Neden Ağlarsın? / HECE baslikli siir ile ilgili yeni bir ziyaretci gorusu yazildi: --------serap hanım,bu şiiri sesli olarak da dinledim... fon ve kayıt ve seslendiirme bir amatörce olsa da ehhhh işte havasında bir şiir... şiir tarz olarak halk edebiyatı ürünlerini anımsatsa şiirde bir kaç özgün ifade kendini gösteriyor... Genel anlam da çok da eleştirilebilecek bir şiir değil... fakat tarz olarak modern şiir takip edilmeli yenilikler izlenmelidir--------30 Ağustos 2008 Cumartesi 08:59:18
Bulupta yanına varıp kalmış mı
Zümrüdü mutluluk onu bulmuş mu
Yârim diye çağlar umut bağlarsın
Yüreğine sağlık Serap Hocam... Yine harika bir duygu seli akmış kaleminden... Selam ile saygılarım sizin olsun...
TÜM YORUMLAR (6)