Eyy be düğün sahibi, be emmi oğlu
Düğününe neşe katmaya geldim.
Haydi hadi durma.
Sakiye boş bir bardak daha ver,
tongülle kına davarı gelmeden,
çakır keyif olalım …
Bahçendeki aşk gülün olsam sevsen beni,
Göz pınarındaki zemzeminle büyütsen beni
Günlük anlık duygun için eğer koparırsan beni
Ben o zaman ölürüm koparıp da soldurma beni...
Dalımda bülbül şarkı söylemese de açar gülerim.
Avşarız tarihte tükenmez neslimiz
Oğuz dan bu yana tarihlerdeyiz.
Yıldız han dır ötükende hanların hanı
Tarihe yön veren Avşarlarız biz...
Vatanı uğruna kara topraklara giren
Köyümün çamurlu tozlu yollarında,
Seninle el ele gezmek isterdim,
Kader seni benden çalıp götürse bile,
Tozlu yollardan gelip bulmak isterdim
Dağlarda yabani bir çiçek olsan bile,
Bu günde gün boyunca seni andım..
Kendimi içkiye verip içten içe yandım
Masamdaki mumu bile sen sandım
Nasılsa söylerim yüzüne bir gün
Bitmeyen bir şarkı oldun bak dilime
Bakmayacağım artık gelip geçtiğin yollara
Bendeki seni içinden bırakıp da öyle geç
Bir zamanlar nasıl girmişsen gönül köşküme.
Gönül köşkümün anahtarını bırak da öyle geç
Bu yoldan gelip geçene bu halleri bildirdim.
*** Payıma ***
Sokak da görünce deli dediler bana
Gönüllere giren aşk seli dediler bana
İltifatları duyunca veli dediler bana
Benim payıma hep delilik düştü
Gurbetin kahrını hiç bilmiyenden sorma
Bilien nasıl yanarmış Necip’e sor söylesin
Gurbet çok zalim be yollara bakıp durma
Gitmeye umut kalmamış Necip’e sor söylesin
Nice ana baba kız kızan düşmüşse kucağına
Kadeh gibi fırlatılıp atıldım yere…
Her tarafı bin parça oldu gönlümün…
Aşığım be işte sana, var mı bir diyeceğin..
Peki var mı benim kadar cesaretin, senin de …
Bende sana aşığım bende seni seviyorum demeye..
Fırtınalı divane deli gönlüm korkmuyor da senden..
Yine geziyordum Kurtuluş Parkında
Ve ben yine kahrediyorum o günlere
Ömrümün sensiz geçen senelerine
Yine acıyordum…
Yine gözümde canlandı mazin
Adımız yazılı akasya ağacı ve bank
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!