Amerika müjdeyi veriyordu
Demokresi gelecekti Irak'a
Herkesin yüzü gülüyordu
Demokresi gelecekti Irak'a
Tank üzerinde şarkı söylüyordu
Bakışların bir ok gibi çakıyor.
Karagözlüm sevdalısın sevdalı
O mahsun bakışın yürek yakıyor
Karagözlüm sevdalısın sevdalı
Taze açmış sanki bir çiçek dalı
Karagözlüm karşılıksız sevdalı
Sonbaharda kavak ağacı yaprağını döker.Sanki hiç gücü kalmamış,
rüzgar her estikçe sayısızca yapraklarını yere savuruyor.Bazen güçsüzlük
ne kötü diye düşünüyor insan.Yaşamak için güçlü olmak gerekir.Fakat güçü
kötüye değil güzelliklere kullanmak lazım.
Oysa ilkbahar gelince kavak ağacı yapraklarını yeniden gövdesinden
Herkes gülüp eğlenirken,
Ben ağlamakla yetindim.
Akranlarım gülerken,
Ben ağlamakla yetindim.
Kimi mal'dan mülk'ten baseder
Suçumu demeden üstüme geldi.
Yaşarken yıkılmış bir gönül kaldı.
Küstüm kaderime küsmedim sana,
Yaşarken kırılmış bir gönül kaldı.
İçim kor gibi yakar el vuranı,
Her gelen baktı geçti
Vah dünya yalan dünya
Ömrümü yaktı geçti
Vah dünya yalan dünya
Derdi kedere kattım
Fırtınanın ortasına düşmüşüm
Bazen rüzgar çarpar suratıma
Bazen kar taneleri..
Sanmaki tüm engelleri aşmışım.
Bazen demokresi çıkar karşıma
Bazen dünya sosyetleri..
Yorgun düşmüş binlerce beden
Şahlandı otuz ağustos günü
Gelinli kızlı yetmişli deden
Şahlandı otuz ağustos günü
Geleceği düşünüyorsan
Unutma dünü....
Sevdanın acısı kaldı bedende,
Süzülüp akmıyor kan damarımdan.
Nefesimi kesti nabız yok canda
Vurulmuşum sanki can damarımdan
Anlatsam halimi belki gülerler.
Bir nefes yok olmuş,
Gözler bakıyor solmuş,
Morarmış gökyüzü acıdan,
Cesedi musalla taşına konmuş.
Sanki gülümsüyordu sevenlerine..
Hıçkırarak girdik içeriye,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!