bıçak sırtı biraradalıklarımızın
bin bir gece masalı tadındakiler
yer etti usumda
zifiri karanlık
kahredici gidişinse suskunluğumda
kim bilir zamanların
tümevarımdı bizim zamanımızda
öğretimin yöntemi
önce harfler öğrenilirdi
sonra cümleler
bir de eğitimin vardı
insanı şekillendiren
bizim kuşak
tüp gazı Aygaz
margarini Sana yağı
deterjanı Tursil
peçeteyi Selpak olarak bilir
sevdalar yanmaz
yürekler de
insanlar da yanmaz
şiirler
romanlar
notalar
yoksun bu gece de
varsın olsun
ne de olsa
alıştım yalnızlığa
Kasım 2015
buğday başak verir
sözün başladığı yerde
çiçek açar gönüllerde
tadına doyum olmayan güzelliklerde
sazın başladığı
genç kızın
göz nuru
ve el emeğiyle
yastık kenarına ördüğü oya titizliğinde
ilmek ilmek
renk renk işlediği
güzün ayazında
vedalaşınca yapraklar
çaresizlikten sızlanarak
çıplaktır artık ağaçlar
bir yıl daha geçti
yüreğime saplanan bıçak
kokunun üstüme sinip
aklımı başımdan aldığı
ciğerimi yakan acımsın
sen
varlığım
minareyi çalanlar
sığdıracak kılıf bulamayınca
kılıfa minare aramaya başladılar
mızrak da sığmıyor çuvala
çuval geçiriliyor kafaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!