Risk
Akıllı oluşumuz ile övünürken, davranış ve tercihlerimiz,
akılımızı veriliş amacı doğrultusunda, doğru kullandığımızı teyit ediyor mu?
Akıllı davranmıyorsak;
Biyolojik hayatımızın devamı
ve vücut sağlığımızı korumak için
beslenmemize dikkat etmemize rağmen;
Bizi biz yapan
his ve duygularımızın kaynağı olan ruh sağlığımızı düşünmez,
Ey dost.
Allah seni yaratırken sesinin tonundan, teninin kokusuna varıncaya kadar, her şeyi sana özel yaratmışken;
Sen neden kendin olmaktan korkuyor ve kaçınıyorsun?
Ne zamana kadar, başkalarının aklı ile düşünecek, başkalarının sözünü konuşacak, kendin olmaktan uzak ve kendine yabancı olarak yaşayacaksın?
İlim sahipleri,
sahip oldukları ilmi yaşayarak,
gerçek manada alim olsalardı;
Ne cahil kalırdı,
nede cehalet.
İnsanların gafletine dikkat çekmek lazım.
SEVDİKLERİNİ AĞITLAR YAKARAK GÖMERKEN BİLE,
BİR GÜN KENDİLERİNİNDE, YİNE SEVDİKLERİ TARAFINDAN GÖMÜLECEKLERİNİ DÜŞÜNEMİYORLAR.
Allah, hayatın devamı adına ölümü UNUTTURUYOR.
Hayatı kutsayıp sevdirmeseydi, dünyanın bunca derdine, belasına,
Ey Dost!
Dünyanın hayat ve hayatın devamı adına,
sorumluluğu büyük emanet nimet ve imkanlar ile dolu olduğunu fark ettim.
Akıl ve idrak sahibi olan her insanın,
Evet, bir nefeste iki sefer can borçlu olduğumuz,
hayati ihtiyacımız olan havanın temininde bir ücret, kullanımında bir zahmet vermeyen, “ venehnu ekrebu ileyh min heblil verid 50/16” ayetinin irşadı ile bize şah damarımızdan daha yakın, ağzımızda dilimizi döndüren, damarımızda kanımızı gezdiren, hücrelerimizi hayatlandırıp besleyen, görüp gözeten, besleyip büyüten bize bizden daha yakın olan Allah’tan uzaklığımız beşeri zaaf, cehil ve gafletimizdendir.
Bizi yoktan var edip VARLIĞINDAN HABERDAR edip, sonsuz esmasına ayna, sınırsız sıfat-ı süphaniyesi ile eşrefu-l mahlûkat makamına çıkarıp kendisine muhatap kılan ezel ve ebed sultanı Rabbimize mahlûkatın zerratı, sıfat-ı süphaniyesinin sonsuzluğunca şükürler olsun.
Allah zaman ve mekândan münezzeh, aczden müberra, kusurdan mukaddes, nekaisten muallâ var ettiklerini, yaratmış olduğu mahlûkat adedince hikmetler ile donatan her işinde sonsuz sırları gizleyen insanı ulûhiyetinin sırlarını idrake müsait yaratıp, görmeye davet eden ezel ve ebedin sultanı zişanıdır.
Yaşamımız boyunca yapacağımız işlerimizde mantıklı davranıp isabetli karar verebilmemiz için, öncelikle işlerimiz arasında önem tespiti yapmak zorunda olduğumuzu unutmamalıyız.
İnsan olarak bir nefes sonra terk edip gidecek olduğumuz,
meşakkatli FANİ dünya hayatımıza ait işlerimize ister istemez zorunlu olarak önemine göre öncelik verip, sonsuz ve sınırsız kazanma hırsı ile mücadele verirken;
Bir soluk sonra varıp kavuşacağımız ahiret hayatımızda,
“ YURİDUNE LİYUTFİU NURELLAHİ BİEFVAHİHİM VALLAHU MUTİMMU NURİHİ VELEV KERİHEL KAFİRUN ” (Saff 61/8)
”Ağızlarıyla Allahın nurunu söndürmek istiyorlar.
Halbuki kâfirler hoş görmese de Allah nurunu tamamlayacaktır. Elmalı HamdiYazır. Meal. “
Fermani sübhanisinin müjdesine itimat ve istinaden
Ey Nefsim.
Ve benim gibi nadan emare bir nefis taşıyan Dost.
İşte hayat yolu bitiyor,
saadeti ebediyeyi kazanmak için verilmiş olan ömür sermayen tükeniyor.
Hislerime tercüman olan bir uslup tebrikler
Efendim bu güzel hafta için çok güzel dizeler tebrikler elinize yüreğinize sağlık
Evet Necdet bey Çok doğru Tebrikler