Bir hışımla girdi içeri …
-Ne oldu, kim öldü?
diyecek oldum,
“Ağzının payını verdim.”dedi.
-Kime verdin yine Necati?
“Boz yılana,
“Boz yılana…”
-Hayırdır, ben ortak değilim sizinle,
Yoksa beni gizli ortak mı yaptınız işinize?
“Arkandan konuşuyordu
Dayanamadım, ağzıma geleni saydırdım!”
-Ne diyordu hırsız,tecavüzcü filan mı?
“Öyle şeyleri sana diyebilir mi?
Kendi sabıkaları değil mi?”
-Necati,çok mu konuştu arkamdan?
“Çok konuştu çok…”
-Benim gıyabımda,senin yanında,öyle mi?
“Aynen öyle”
-Necati niye böyle ?
Şerefi olan insan
Arkadaşını bir şerefsiz ile tartışır mı?
“Bana şerefsiz mi diyorsun?”
-Hayır şerefsiz demiyorum
“Ya ne diyorsun?
O şerefsiz anlattı.”
-Sen dinledin,
Dinlediklerini getirmekle
Şerefsizlik ettin.
…
Aklınızdan geçiyordur,
Ne işin var Necati ile,
Çok uzun hikayesi var;
Necati’den daha iyi görünenler
Menfaatleri bitince
Çekip gittiler…
Laf aramızda;
Bu Necati onlara göre
Biraz saf daha.
Yaşadıklarımdan biliyorum,
Sonradan görmeyi…
Düşmanlarıma dilemiyorum;
En azından Necati gün görmüş,
Sadece yemi yemiş,
Yumurtaları gömmüş.
Neyse ki yakaladım,
Kümese bir daha sokmadım.
Şimdi başka yerde yediklerini ,
Başka kümeslere yumurtladıklarını
Anlatıyor anlatıyor…
Ne yalan söyleyeyim,
Bu deyyus ta bir dil var,
Bir ince bel var,
Bir gerdan kırar,
Yılan deliğinden çıkar.
Kayıt Tarihi : 31.5.2021 11:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!