Hep yaya yürüdüm, olmadı atım
Bey paşalar gibi, hanım yok benim
Otuz yıldır koşarım, bir ırgatım
Vekil bakan gibi, şanım yok benim
Yazıda, yabanda, toprakta yattım
Biliyorsun sana ta ilkokulda
Seni seviyorum diye yazardım
Biri sana bakınca sağda, solda
Kıskanırdım seni hemen kızardım
Kışları kar yağarken lapa, lapa
Ehlibeyt dendir bizlerin soyu
Maraş da, Sivas da, Çorum İlinde
Çok bedel ödedik tarihler boyu
Sivas da, Maraş da Çorum İlinde
Yavuz Sultan Selim çıbanın başı
Aradığım huzur gelmedi gitti
Gözümden döktüğüm yaşa dargınım
El uzatmaz felek gülmedi gitti
Kahrımı çekmeyen döşe dargınım
Kaderim her yandan örmüş ağını
Bu nasıl hukuk bu nasıl adalet
Ona yüzde altmış bana yüzde üç
Kimi zengin kimi çeker sefalet
Onun mide dolu benim karnım aç
Seçip gönderdiğim Millet Vekili
BU KALP SENİ SEVECEK
Sonbaharın ayaz vurmuş gecelerinde,
Yalnız kalmak ne kadar zor.
Aşkın düşürse de dertlerden derde
Bu aşk bur da bitmez mezara gider
Sanma ki evlendin kapandı perde
Bu aşk burda bitmez mezara gider
Eşim, çocuklar gösterse de ilgi
Koca ömür’ü, su gibi içtim de
Bende bir baltaya sap olamadım
Tırpan ile harman orak biçtim de
Bir tarlaya bile, çap olamadım
Kazma ile, kürek ile çalıştım
Çorum Ömerbey köyü benim doğduğum yöre
Yıllarca yaşadığım, ben köyümü özledim
Köyün harman yerinde hep oynardık körebe
Metigin Abdullah'ı, ben köyümü özledim
Elli altmış haneydi o zamanlar köyümüz
Düşlere gelmezsin akılda yoksun
Ben seni unuttum, galiba çoktan
Gözler özlemez ki yoluna baksın
Ben seni unuttum, galiba çoktan
Maziler kararmış, anılar silik
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!