Bir gece yarısında sen uyku ol ben rüya
İki oda bir salon, yeter bize bu dünya
Çocuklarımız olsun biri Can, biri Hülya
...Ufuktaki güneşin ateşi sen, közü ben
...Leyla ile Mecnunun erkeği ben kızı sen
Öyle bir güzele gönül verdim ki
Ne sevdiği belli, ne sevmediği
Canımı yoluna paspas serdim de
Ne bildiği belli, ne bilmediği
Seviyorum derde sözünde durmaz
Neyleyim dünyayı ömür bitti
Ezildik her gün beden gitti
Coşkusuz ümitler bir bir yitti
Ağlasam mı ağlamasam mı
Tatlı hayallerle dolup coşarken
Yetmezmi peşinden koştuğum gönül
Yolunda ölsem de, gelmiyor işte
Az mı geldi dile düştüğüm gönül
Yüzüme bakıp da, gülmüyor işte
O çevirmiş gayrı benden yüzünü
Güzele çok bakma, soyunu yakar
Kendine gelince, hayranlık akar
Dışarıda gezme olursun sakar
Gitmesen de, çapkın olma kardeşim
Biraz kıskanırsan kötüdür huyun
Eğer insan olup, doğduysa canlı
İnsanca bir insan, olmalı insan
Hiç kimse doğmuyor saraylı hanlı
Aç, yetim, fakiri bilmeli insan
İnsandır hayattan dersini alan
Aşkın alev aldı yüreğim yanar
Sevdan yüreğimde kor sevdiceğim
Yavaş, yavaş kurur bu koca çınar
Gel de şu halimi gör sevdiceğim
Yüreğim yanarda çıkmaz dumanım
Sevgili dostlarım, nasip olursa
Temmuz'da sılayı, görmek isterim
Gönül dostunu, sağ salim bulursa
Yüzlerine yüzü, sürmek isterim
Toprağı, taşını, özlüyor özüm
Sevdan bir kitaptı okudum bitti
Ne heyecan kaldı ne gönülde yer
Yürek bir mangaldı sönüpte gitti
Ne rüzgarı kaldı ne içinde har
Gelip geçince yaz bahar ayları
Son kez gözlerinin içine baktım
Bir daha başımı kaldırıp bakmam
Ömrümde bir kere gönlümü yaktım
Artık yalvarsan da yoluna çıkmam
Şu dünyada seni ölmüştür bilip
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!