Bahçemde çiçeğim, bağımda narım,
Coştukça çalardım, elimde tarım.
O'nun gülüşüydü, servetim, varım
Alafım, buğdayım, samanım vardı...
Sevda çöllerinde, yüklü kervanım
Zaman zaman...
Dikenleri batsa da,
Teninini acıtsa da
Güzel çiçek açacaktı
Bekleyemedin.
Geç açar kaktüs’ün çiçeği
Yalnızlık bir özgüvendir aslında.
Ve cesur yürüyebilmek tek başına...
Hayatı yudumlamak ağır ve acı.
Kalabalık olsa da etraf,
Değil mi ki derdine yabancı?
Kimse bilmeden, yavaş yavaş,
Bu duyguyu, bu sevdayı sen verdin,
Hani kullarını her dem severdin?
Sıtk'ile isteyin veririm derdin,
İşte iman, işte dilek ver ya Rab!
Sevgi senin, hasret senin, dert senin.
Toprak muhtaç zaten,
Her zaman özler suyu.
İster sağanak olsun,
İster yaz yağmuru...
Açsaydın avuçlarını,
Ve tutabilseydin keşke
Gittiğim yerlerde yine sen vardın.
Akan derelerde, yeşil dallarda,
Kıvrılıp giden o dar yollarda,
Bakarken etrafa yine sen vardın.
El, yüz yıkadığım o pak pınarda,
Bu Akbabalar
Niye burada?
Niçin leş kargaları,
Çığlık çığlığa uçuşmak da?
Bu üşüşme neden,
Ne de olsa sevda kapısı
Doğuştan geliyor güzel yapısı
Hoş görü istemediğin kadar
Sevgi sebil zaten,
Kap kapabildiğn kadar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!