Nebîmiz Muhammed’e Atfedilen Ayak İzleri ...

Muhammed Rıdvan Kaya
234

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Nebîmiz Muhammed’e Atfedilen Ayak İzleri: Tarihî Bir Uydurma ve Kutsiyet İstismarı

Tarihi ve dini mirasla ilgili birçok meselede olduğu gibi, Nebîmiz Muhammed’e atfedilen ayak izleri meselesi de dinî hakikat ile kültürel uydurmaların birbirine karıştırıldığı bir alandır. Bugün dünyanın farklı yerlerinde sergilenen, kimi cami ve türbelerde muhafaza edilen “Nebimiz Muhammed’in ayak izi” olduğu iddia edilen kabartmaların tamamı, onun yaşadığı döneme ait değildir. Aksine, bu eserlerin tümü asırlar sonra, farklı coğrafyalarda, çeşitli siyasi, kültürel ve dini menfaatler amacıyla müşrik toplumlar tarafından üretilmiştir. Bu izler genellikle taş, mermer, tuğla ya da bronz gibi dayanıklı malzemelere işlenmiş kabartmalardır. İstanbul Topkapı Sarayı’nda sergilenen ve Nebimiz Muhammed’e ait olduğu iddia edilen altı adet ayak izi kabartması, 16. yüzyılda Yavuz Sultan Selim’in “kutsal emanetleri(hiçbirisi kutsal emanet değildir.)” İstanbul’a getirmesinden sonra üretilmiştir. Eyüp Sultan Camii’nde sergilenen bir diğer ayak izi de yine Osmanlı döneminde, 16-18. yüzyıllarda yapılmıştır.
Filistin’de Kudüs’teki Kubbetü’s-Sahra’da yer alan ayak izi ise Emevîler döneminde, yani 7. veya 8. yüzyılda şekillendirilmiştir. Hindistan Delhi’de Jama Masjid camiinde, 17. yüzyılda Babür İmparatoru Şah Cihan zamanında yapılmış bir başka ayak izi daha vardır. Mısır Kahire’de Memlûk ve Osmanlı dönemlerine ait örnekler bulunmakta, özellikle Kayıtbay Türbesi'nde 15. yüzyıla ait iki adet ayak izi taş üzerine işlenmiştir. Benzer örnekler Fas, Cezayir, Pakistan gibi ülkelerde de 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar yapılmıştır. Bunların ortak noktası, tamamının Nebîmiz Muhammed’in vefatından çok sonra yapılmış olmasıdır. Hiçbiri onun yaşadığı döneme, hayatına ya da gerçek bir fiziksel temasına ait değildir. Ne Kur’an’da ne de erken dönem rivayetlerde, onun ayak izlerinin alınıp saklandığına dair bir delil yoktur. Bu durum, bu kabartmaların daha çok siyasi meşruiyet, dini etki veya halk arasında kutsallık algısı oluşturma amacıyla üretildiğini ortaya koymaktadır. Kur’an, Allah’tan başkasına kutsiyet atfetmeyi şiddetle reddeder: “De ki: ‘Allah’tan başka sandıklarınızı çağırın bakalım! Onlar ne göklerde ne yerde zerre kadar bir şeye malik değildirler. Onların bunlarda bir ortaklığı da yoktur. O’nun onlardan hiçbir yardımcısı da yoktur.’” (Sebe 34:22)
Kur’an’da hiçbir eşya, nesne, kabartma ya da ayak izi kutsal olarak sunulmaz. Kutsal olan, yalnızca Allah’tır ve O’nun gönderdiği vahiydir. Nebîmiz Muhammed bir kul ve resul olarak, Allah’ın mesajını iletmekle görevlendirilmiştir. Onun kişisel eşyalarını ya da beden izlerini kutsallaştırmak, Kur’an’ın tevhid merkezli öğretisiyle bağdaşmaz. Nitekim şöyle buyrulur:
> “Biz her ümmete, Allah’a kulluk edin ve tağuttan sakının diye bir resul gönderdik.” (Nahl 16:36)
Resuller, kulluk çağrısı yapan tebliğciler olarak gönderilmişlerdir; onların kişisel varlıkları veya nesneleri değil, getirdikleri mesaj kutsaldır. Bu tür uygulamalar, Kur’an’ın müşrik toplulukları eleştirirken dile getirdiği davranışların aynısıdır. Tıpkı putperestlerin taş, ağaç, hayvan gibi nesnelere kutsiyet atfetmesi gibi, bazı Müslümanlar da taş ve mermer üzerindeki bir şekli kutsal görme gafletine düşmüşlerdir. Bu durum, Hindistan’daki putperestlerin ineğe tapmasından özde farklı değildir. Bu tür davranışlar, bilinçsiz bir taklitçiliğin, Kur’an’dan kopuk bir gelenekçiliğin sonucudur. Ayak izlerine yüklenen anlam, sadece tarihsiz bir hurafe değil, aynı zamanda tevhid inancını zedeleyen bir bidattir. Nebîmiz Muhammed’in ayak izleri olduğu iddia edilen kabartmaların tamamı, onun vefatından yüzyıllar sonra yapılmış, hiçbir tarihsel veya fiziksel gerçekliği bulunmayan uydurmalardır. Bunlar dinî değer taşımadığı gibi, Kur’an’a ve tevhid inancına aykırı bir kutsallık anlayışının ürünüdür. Müminlerin bu tür hurafelerden yüz çevirip, sadece Kur’an’a yönelmesi gerekir. Allah’ın bize öğrettiği din nesnelere değil, ilkeler ve değerlere dayanır.


Muhammed Rıdvan Kaya
Kayıt Tarihi : 12.6.2025 10:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!