Çare olacak mı, yaşadıklarımı haykırsam
Kainattaki tüm canlılara.........
Çare olacak mı, yaşadığım umutsuzluklarımı
Kağıda döksem, birer birer.......
Dağa, taşa, suya, kayaya anlatsam......
Gönlümden kopup,gözümden taşan yaşlara
Telefon sesi geliyor derinden,uyku ile uyanıklık arasındayım....Elif 'in sesi geliyor..
-Anneeeee seni istiyorlar...
Kalkıyorum ama gözlerim hala yumuk.
-Efendim
-Ben Demet nasılsınız..
Demet Demet....diyorum içimden Allah Allah, telefondaki ses duyuluyor tekrar..
Yoksul umutlarım da
Sevgini katık ettim düşlerime...
Kurumuş çorak topraklara
Göz yaşlarımı ırmak....
Akmayan çeşmelere yüreğimi...
Konuşamayan dillere emeğimi..
Yaradan bilir işini
Boş yere yormam dilimi
Davul bile dengi dengine..
Gülerim komik haline..
Rabbim yarattıklarını farklı yaratmış
Her birine bir işaret takmış..
Üşürse yüreğin..
Arama birini.....
Ben varım.
Düşerse yolun bir çıkmaza...
Haber sal yanındayım.
Sakın üşütme,
Yeni yılda , yeni güne
Merhaba..
İçimde yeşerttiğim umutlara..
Filizlenen sevgilere..
Gözlerimdeki ışıltıya..
Yaşadığım coşkuya
Kireçburnu'nun güzel kızı
Hasret çekersem Boğaz'a
İçimden seni düşünsem
Bulutlarla bana selam
Gönderirmisin ?
Evinin çatısında oturup...
Selam geldi Harava'dan,Harşıt'tan
Kar yağarmış Elif,Elif geceden
Hasret kalmış yürek çalar inceden
Avni baba sen çok yaşa yüceden
Gümüşhane'm bugün gelin olmuştur
Yeni birini tanıdım..
İyi düzeliyor insanlar dedim
Konuşunca mangal da kül bırakmayan
O kadar küçük ve güvensiz ki
Sığınmış hayalindeki olmayan güçlerin ardına..
Ben aşiret çocuğuyum..
Temmuz otuz bir,ilk göz ağrım
Canımın içi, canımdan kopan
Hoşgeldin hayatıma...
Seninle anlam buldu gün
Seninle iyice doldu yürek
Seninle başka baktı gözlerim
birilerine iftira atarak yaşayamassın terbiyesizlik yapıyorsun