NAZIM HİKMET'İN DE KALBİNİ ANCAK ALLAH BİLİR!
Bize Onu Allahsız bir kominist, vatan haini diye öğretmişlerdi... Hece vezinli şiirlerini, zaman zaman büyük bir zevkle okumuş olsam da, ismini duyduğumda yüreğimde bir soğukluk hissederdim hep...
Geçen gün İshak hocama uğradım, sohbetimizde daldan dala atlarken, konuyu Nazım Hikmet'e getirdi... Kısacık bir hikaye anlattığında, Hocam bundan sonra hiç kimse hakkında kesin hüküm vermeyeceğim, Nazım Hikmet'in de kalbini ancak Allah bilir... Başkalarının da kalbini de ancak Allah bilir dedim.
Hikaye'yi kısaca anlatmak isterim... Nazım Hikmet rahmetli, Rusya'da uzun yıllar yaşadıktan sonra, ölümüne yakın yıllarında Bulgaristan'a geçer, Türklerin bolca olduğu bir bölgede bir gün, kendisi gibi yurt dışına kaçmış bir arkadaşına, birden bire hadi bir camiye gidelim, bir namaz kılalım...' der. Arkadaşı, namaz kılmayı bilmediklerini ne gereği olduğunu söylese de, yanımızdakilere bakar onları taklit ederiz diye ısrar ederek, arkadaşıyla o gün camiye girerler... Bir kaç gün sonra O gecenin mübarek Kadir Gecesi olduğunu öğrenir, Nazım Hikmet'in o arkadaşı...
Bu hikayenin doğru olduğuna inanıyorum... Varsın yanlış olsun, ne yazar... Cem Karaca rahmetli var, en güzel misal olarak... Hz. Muhammed (S.A.V.) efendimiz Mekke'yi feth eylediğinde, müslüman olanların, kılıç korkusuyla mı yoksa hidayete mi erdiklerini düşünmeden hepsinin müslüman olduğunu kabul eylemiş. Kimlerin, münafık olduğu, Allah tarafından Hz. Cebrail (A.S.) vasıtasıyla kendisine bildirildiği halde, hiç birinin ismini ifşa eylememiştir. Bizler kim oluyoruz ki, ona, buna, şöyledir, böyledir diye haklarında, ne cüretle hüküm veriyoruz?
Dostlar, NAZIM HİKMET'i de, bizleri de, herkesi de en iyi Allah bilir... Bütün insanlar için küfretmek yerine, Allah ıslah eylesin diye temenni etmenin dışında kimse için kesin hüküm vermemeliyiz... Nazım Hikmet'i Kadir gecesi Camiye sokan Allah, inşallah bizleri de Kadir geceleri Camiye sokar... Dünya hayatını tamamlayıp, Allahına kavuşmuş herkes için, Allah taksiratını affeylesin demeliyiz diye düşünüyorum. Allahım bizleri ıslah eylesin... Son nefesimizi iman ile verebilmemizi nasip eylesin...amin.
NAZIM'I DA ALLAH BİLİR
Hikayen dinledim Nazım usta,
Affeyle bizleri, sen bu husus da,
Elbette tartışacağız insanız,
Ancak, birleşmeli, fikri namus da
Boşa okumamış, şiirin Başbuğ,
İnsanın onuru olmalı tek tuğ,
Dünya hepimize yeter de artar,
Hakkım helal olsun, ile bitsin yuğ.*
Nazım'ı da Allah bilir, bizi de!
Allah'a havale ettim sizi de! !
Adanasız'dan bir şiir okursan,
Bir Allah kulunun, kalmış izi de.
Yılgın Yağmur, tövbe eyle geçmişe,
Düşman olma, ayrı fikir seçmişe,
Aykırıdır diye, düşman olunmaz,
Nazım Hikmet' gibi vatan sevmişe.
Yuğ – Türk ve Altay halk kültüründe ve inancında Cenaze Töreni. Yoğ veya Yığ olarak da söylenir. Cenaze töreni, cenaze yemeği[1] gibi anlamları vardır. Yuğ, zaman zaman "Ağıt" ile eşanlamlı kullanılsa da daha geniş kapsamlıdır, sadece okunan ezgiyi değil, yapılan töreni de ifade eder.
Adanasız, 12.12.13 - 16.00 Yılgın Yağmur
...............................................
................................
...............
Kayıt Tarihi : 12.12.2013 17:44:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
NAZIM HİKMET'İ DE, ALLAH BİLİR! Bize Onu Allahsız bir kominist, vatan haini diye öğretmişlerdi... Hece vezinli şiirlerini, zaman zaman büyük bir zevkle okumuş olsam da, ismini duyduğumda yüreğimde bir soğukluk hissederdim hep... Geçen gün İshak hocama uğradım, sohbetimizde daldan dala atlarken, konuyu Nazım Hikmet'e getirdi... Kısacık bir hikaye anlattığında, Hocam bundan sonra hiç kimse hakkında kesin hüküm vermeyeceğim, Nazım Hikmet'in de başkalarının kalbini de ancak Allah bilir dedim. Hikaye'yi kısaca anlatmak isterim... Nazım Hikmet rahmetli, Rusya'da uzun yıllar yaşadıktan sonra, Bulgaristan'a geçer, Türklerin bolca olduğu bir bölgede bir gün, kendisi gibi yurt dışına kaçmış bir arkadaşına, birden bire hadi bir camiye gidelim, bir namaz kılalım...' der. Arkadaşı, namaz kılmayı bilmediklerini ne gereği olduğunu söylesede, yanımızdakilere bakar onları taklit ederiz diye ısrar ederek, arkadaşıyla o gün camiye girerler... Bir kaç gün sonra O gecenin mübarek Kadir Gecesi olduğunu öğrenir, Nazım Hikmet'in o arkadaşı... Bu hikayenin doğru olduğuna inanıyorum... Varsın yanlış olsun, ne yazar... Cem Karaca rahmetli var, en güzel misal olarak... Hz. Muhammed (S.A.V.) efendimiz Mekke'yi feth eylediğinde, müslüman olaranların, kılıç korkusuylamı yoksa hidayetemi erdiklerini düşünmeden hepsinin müslüman olduğunu kabul eylemiş. Kimlerin, münafık olduğu, Allah tarafından Hz. Cebrail (A.S.) vasıtasıyla kendisine bildirildiği halde, hiç birinin ismini ifşa eylememiştir. Bizler kim oluyoruz ki, ona, buna, şöyledir, böyledir diye haklarında, ne cüretle hüküm veriyoruz? Dostlar, NAZIM HİKMET'i de, bizleri de, herkesi de en iyi Allah bilir... Bütün insanlar için küfretmek yerine, Allah ıslah eylesin diye temenni etmenin dışında kimse için kesin hüküm vermemeliyiz... Nazım Hikmet'i Kadir gecesi Camiye sokan Allah, inşallah bizleri de Kadir geceleri Camiye sokar... Dünya hayatını tamamlayıp, Allahına kavuşmuş herkes için, Allah taksiratını affeylesin demeliyiz diye düşünüyorum. Allahım bizleri ıslah eylesin... Son nefesimizi iman ile verebilmemizi nasip eylesin...amin. Hikayen dinledim Nazım usta, Affeyle bizleri, sen bu husus da, Elbette tartışacağız insanız, Ancak, birleşmeli, fikri namus da Boşa okumamış, şiirin Başbuğ, İnsanın onuru olmalı tek tuğ, Dünya hepimize yeter de artar, Hakkım helal olsun, ile bitsin yuğ.* Yılgın Yağmur, tövbe eyle geçmişe, Düşman olma, ayrı fikir seçmişe, Aykırıdır diye, düşman olunmaz, Nazım Hikmet' gibi vatan sevmişe. Yuğ – Türk ve Altay halk kültüründe ve inancında Cenaze Töreni. Yoğ veya Yığ olarak da söylenir. Cenaze töreni, cenaze yemeği[1] gibi anlamları vardır. Yuğ, zaman zaman "Ağıt" ile eşanlamlı kullanılsa da daha geniş kapsamlıdır, sadece okunan ezgiyi değil, yapılan töreni de ifade eder. Adanasız, 12.12.13 - 16.00 Yılgın Yağmur ............................................... ................................ ...............
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!