Kalbi esir almış dünya, madde kalpte yerleşik,
Gönlünde aşamadığın, basit dünyalık eşik.
Hayatın beklentisi, daha bitmeden eyvah,
Derin rüyada iken, görünür tahta beşik.
Dünya umuru değmez, elem, hüzün, tasaya,
Bel bağlama maddeye, sokmaz seni hizaya.
Kendini oku her dem, kaybetmeyesin dengeni,
Kaybeden gibi uzanma, soğuk taştan masaya.
Vakit dolar kesilir, hayat ağacının suyu,
Can çıkınca çıkarmış, insan oğlunun huyu.
Geçmiş mâzide kalır, soğur vücut yavaş yavaş,
Başbaşa kaldığın yer, karanlık sessiz kuyu.
Nefse karşı durursan, hayat boyu gözü pek,
O dar karanlık yerde, bırakmazlar seni tek.
Günahtan pişman olup, gözden yaş akıtarak,
Hesap günü gelmeden hesaba oturabilsek.
Sonra vakit tamam olur, hesap günü kurulur,
İşlenen her amelden, mutlak hesap sorulur.
Rabbin rızası için, ağlayan gözler var ya,
O tarifsiz azaptan, ancak onlar korunur.
Kayıt Tarihi : 29.10.2004 11:44:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Alan](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/10/29/nasil-son.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!