Nasıl İnandım Şiiri - Fahri Bulut

NASIL İNANDIM
Dizime başını koyar, özledim diye ağlardın,
Baştan sona kara giyer, başına kara bağlardın,
Masum masum bakışınla, can yakar yürek dağlardın,
Sahte imiş gözyaşların, ben sana nasıl inandım.

Mendil hiç elinden düşmez, silerdin gözyaşlarını,
Hem koklardım, hem öperdim, okşayarak saçlarını,
Kurban olsam yârim derdin, yıkma sakın kaşlarını,
Sahte imiş bakışların, ben sana nasıl inandım.

Şifa derdin tek bir busem, bilirdim öpmezsem küsen,
Kelebek gibi öperdim, yerine gelirdi neşen,
Mis gibi kokardı tenin, seher yeli olup esen,
Sahte imiş o mis kokun, ben sana nasıl inandım.

Akıttığın o yaşları, sevda gözyaşları sandım,
Aşkın beni kölen etti, Kerem den bin beter yandım,
Bir mektuba hasret ettin, gafletten yeni uyandım,
Sahte imiş gözyaşların, ben sana nasıl inandım.

Kalmadı dayanma gücüm, sevmiyorsan ben bir hiçim,
Elli yıl geçti aradan, aşkına doyumsuz açım,
Hayal edip, düşleyende, başlar sol yanımda sancım,
Sahte imiş aşkım sözün, ben sana nasıl inandım.

Neredesin sal kokunu, yaz adresi gurbet ellim,
Gel dersen koşar gelirim, servi boylu, ince bellim,
Yeter bu ayrılık yeter, ya da sen gel tatlı dillim,
Sahte imiş sevdam sözün, ben sana nasıl inandım.

Rızazade, sayfalarda sararıyor her bir anın,
Yakıp, yırtıp atar mıyım, sonra çok yanacak canın,
Özlemin aklım yitirdi, kalmayacak tek bir tanın,
Sahte imiş her bir anın, ben sana nasıl inandım.
30.06.2015
Fahri Bulut Rızazade