Bir gönülün adı varda, kendi nasıl, nerede?
Rütbesi yok nişanı yok, O nişandan biline.
İkametgâh adresleri, saymak ile bitmiyor,
Yerde gökte mekânı yok, O mekândan biline.
Ötelerde, berilerde, her de hepte gezinir,
Onda bunda makamı yok, O makamdan biline.
Ne cismi var, ne rengi var, ne kokusu, ne izi,
Esnaf değil, tüccar değil, O dükkândan biline.
Gözler görmez, kulak duymaz, resim’ini kim çizer?
Seyredecek ekranı yok, O ekrandan biline.
Hiçbir dile benzemeyen, dili varmış nece’dir,
Ne Türkçedir, ne Arapça, O lisandan biline,
Ehli gönül derler amma, kimdir ya da kim değil?
Kimi kimden sormalı ki? O insandan biline.
Senin değil, benim değil, gönül muhtaç tabire,
Süleyman’ca kalp ola ki, O izandan biline.
“Âlemlere sığmam amma bir gönüle sığarım”
Diyeni hep, bekleye dur, O mihmandan biline.
Yaralı sen arif olsan, yorulmazdın yormazdın,
Dilara’ya idrak gerek, O irfandan biline.
23.01.2011…Mustafa YARALI
Mustafa YaralıKayıt Tarihi : 23.1.2011 13:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!