yüreğimde taşıdığım umut
boğazımda düğümlenen bir nefes
ağzımda kuruyan bir söz
atamadığım bir kahkaha
olarak kalacak
varsıl dünyamda
yoksun bir inanç olacak
ve asla sonunu bilemediğim
bir tapınçla yaşayacağım
sana gelince zavallım
sen hiç bilemeden
hiç anlayamadan
yitip gidecek puslar içinde
bulanık zamanın
acıyorum sana
doğuştan görmeyen biri gibi
göremeyeceksin
mum ışığında şarabın rengini
gözlerimin mutluluk saçan ışığını
dokunamayacaksın mavi,yeşil
pembe,mor yada sarıya
doğuştan duymayan biri gibi
işitemeyeceksin aşk dolu ezgileri
dokunduğunda,ürpereceksin
sessiz karanlığında gerçek sevgiye
ve asla göremeyecek
ve asla bulamayacak
asla tadamayacaksın
ve asla rastlayamayacaksın
seni benim gibi
seni benim kadar
sevebilecek bir başka sevgiye
belki bir gün birdenbire
yüreğinin derinliklerinde
bir sızı bir yangın başlayacak
işte o zaman ah diyecek
işte o zaman anlayacaksın beni
öyle bir yanacak ki yüreğin
bir damla su bile bulamayacaksın
çatlayıp kuruyan dudaklarına sürecek
işte o zaman anlayacaksın
nasıl yaşadığımı benim
neler çektiğimi senin için
kim bilir belki bir gün
hiç ummadığımız bir anda
hiç beklemediğimiz bir zamanda
ve hiç düşünmediğimiz bir yanda
feci bir kaza gibi feryatlar içinde
çarpışacak yüreklerimiz
biliyorum ben paramparça olacağım
kanım donacak kalbim duracak
ama son olarak kapanmadan
benim gözlerimde sen
yine aynı sevginin aynı özlemin
gürleyen ateşini göreceksin
biliyorum senin gözlerinde hala
acımazız ihanetinin
burukluğu ve utancı olacak
Kayıt Tarihi : 2.1.2005 15:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!