Nasihat Şiiri - Yunus Akkale

Vuracaksın azan yolsuz dinsize
Acı her zaman gördüğün dilsize
Gör sen, çevrende kimler kan kusuyor
Bak asil insanlar nasıl susuyor

Gövdeyi delik deşik ediyor pas
Ne zaman tutulacak hastaya yas
Elbette taş koyacaksın yapına
Bakma ayyaşın yuttuğu hapına

Bazı işler zor, yapılmaz ki kolay
Arsız yüzlere vurulmaz ki kalay
Tarla tohum ister, şenlenir saha
Bitip yeşerince yükselir paha

Cahil bir insan her kuldan aşağı
Tımarlarında lazımdır kaşağı
Sözüm sayarsınız geçersiz fakat
Hem yokuş, hem enişte kalmaz takat

Her türlü cisim oluyor bir şekil
Alçaklar bile eder bir yer teşkil
Kim unutursa ırkını dinini
Hatırlasın işte ayı inini

Aldanma saçının ipek teline
Kapılırsın sonra tayfun yeline
Mazlumun arkasına kazma kuyu
Gün gelir dökülür gözünün suyu

Her taşın altında mutlaka çıyan
Daha büyükleri belki de yılan
Gün batınca geliyor yine gece
Sözünü çiğne söyle hece hece

Gönlünde olursa her zaman ışık
Güzel gördüğü Halik’ına âşık
Alçaklarda çalışan bütün yürek
Gübreyi kucaklayıp öpen kürek

Ortak olunmaz köpeğin yalına
Binme düşersin mazlumun dalına
Özlemini çekme o Galata’ nın
Tada bak önündeki salatanın

Yaz geçince her şeyde geliyor güz
Kimi yerler dağdır kimi yerler düz
Bizi mümin eden Allah’a şükür
Dinsizin yüzüne lanetle tükür.

Haydi, yiğit haydi yürü akına
Düşmanlar varsın, her daim farkına
Yürü yiğit yürü, İslam aşkına
Düşmanlar dönsün yıllarca şaşkına

İşine başla olur deme yarın
Dünün bu günle, paraleldir karın
Zannetme kendini masallar devi
Dünya olamaz hurafeler evi.