Bugün de ölmedim gülüm
Bugün de ölmedim
Öylesine güçlüydü ki hasretin
Diş geçiremedi ölüm
Sımsıcak bir gülüş özledim
Etrafımı çeviren namlulardan
Issızlarda yağmur yağıyor
Zümrüt kokuyor yağmurlar
Zümrüt yeşil
Gözlerinin yeşili
Okyanusa dönüşüyor hasret
Hasret derin
Seni sevmek gibi
Kötü huylar edindim son günlerde
İçkiden sigaradan beter namussuz
Param kalmadı mı hatırlamam içkiyi
Sigarasız gecelere alışığım çok eskilerden
Ne lanet şeymiş seni özlemek
Yakacağım İstanbul'u
Hiç bir aşığı barındırmasın koynunda
Elele gezen gençler
Parklarda kulağı ezanda olan yaşlılar
Görmek istemiyorum
Vapurlar çalışmasın artık
Gözlerinden öğrendim ben sevgiyi
Ana şefkatini aratmayan sıcaklığını
Dudaklarınla özgürlüğü
Öfkeyi
Kavgayı
Yani
Kederler katmer katmer
Yollar arşın arşın oldu bu akşam
Yıldızlar parlamaz
Deniz kıpırdamaz
Gözler bile ağlamaz oldu
Ruhumdan süzülen sis birikintisi
Hasret koydum adını hasretim sana
Üşüyorum tut elimi uzağım bahara
Ekmek gibi tütün gibi tütüyorsun gözlerimde
Acıktım sana
Yaprak sarı kar dizimde
Sen gelsen bahar gelse
Sendendir delikanlım
Ömrümün son deminde
Bir ölüm sessizliği sarmışken bütün limanlarımı
Sendeki deliliktir yüreğimin kıyısına çarpan
Geceleri zilleri çalıp kaçmam bundandır
Sendendir...
Küçük gülümsemelerdi üzerimize yağan
Kurşun grisi akşamlarında İstanbul’un
Ve damağımızda
İki bisküvi arasında sıkıştırılmış lokumun tadı
Henüz kirletilmemişti düşler
Düşlerde henüz sansür yoktu
Yoldaşlarımın ölüm haberini aldıkça
Kinim büyüyor
Öfkem bileniyor
Arttıkça hırsım zalime
Sevgim de büyüyor
Sana halkıma ve kavgama
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!