Ben hic turna gormedim
Ama taniyorum turnayi turkulerden
Biri bir turnali turku tutturursa
Helede trendeysem
Helede hapisteysem
Yitirmissem sevdiklerimi
Oy daglar daglar
..
Bunca yıl yaşadım
Elime ne geçtiyse yitirdim
Biraz daha yaşayacağım
Yalnız bir şey biriktirdim
Bir bakış, bir görüş, bir duyu, bir düşünce
Belki aç kalacağım
..
Mutluluğu aradığın sürece,
Mutlu olacak kadar olgun değilsindir,
Ve ulaşacak kadar her istediğine.
Kayıplara yakındığın sürece
Ve hedeflerin varsa durmadan yöneldiğin,
Bilemezsin huzur nedir diye.
Vazgeçersen şayet her arzudan,
..
Çıksam şimdi güzelliğin gökyüzüne
Dolaşsam
Görsem bütün tanrısal sevgileri
Ölümsüzlüğün sofrasına bağdaş kursam
Ve anlatsam
Anlatsam o ağlatan mutluluğu
Bilmem inanır mı bana mavilikler
..
Yemyeşil bir bahçe ortasındayım,
Dört yanımda, öbek öbek çiçekler...
Rüzgarın eliyle titrer yapraklar,
Bilmezler ne zaman dökülecekler:
Güneş ışığını vurmuş üstüne,
Baharın yeşili sarmış her yanı.
..
Mutluluk,
Diyordu adam,
Her konuda
Tekrara düşecek kadar
Rahat olmak.
Rahatsın,
..
Sen ikimizi rüyada çok gördün
Beraber mihraba erdiğimiz gün,
Kendini Gelin, beni de Damat.
Uyanırken onca aldım ağzından,
Beklenmedik andı işte o zaman,
Alabilindiğince öpücük, vuslat.
..
Bölünür sancıyla uykular
Sığınak değil en kuytular
Gökte ay öndört ben dolunay
Son hatıramı sinene sar
Bu kadarına razıyım yar
Uzak diyarlarda evli barklı
..
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman
Ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini
Ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi
Ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi
Hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an
Mutlu aşk yoktur
..
Hayat bize mutlu olma şansı vermedi sevgili,
biz kendimizden başka herkesin üzüntüsünü üzüntümüz acısını acımız yaptık çünkü.
Dünyanın öbür ucunda hiç tanımadığımız bir insanın göz yaşı bile içimizi parçaladı.
Kedilere ağladık, kuşların yasını tuttuk...
Yüreğimizin zayıflığı kimi zaman hayat karşısında bizi zayıf yaptı. Aslında ne güzel şeydir insanın insana yanması sevgili...
Ne güzeldir bilmediğin birinin derdine üzülebilmek ve çare aramak. Ben bütün hayatımda hep üzüldüm, hep yandım.
Yaşamak ne güzeldir be sevgili...
..
Bu gün dünyayı istediğin bir renge boya
Rengârenk batan günü al karşına
Bir renk, de kendinden kat
Çocuklar gibi saf, temiz ve berrak
Kapat gözlerini bir hikâye yarat
Vazgeçme hissedilir biraz, da sıcaklığını kat
Kalbinde, ki elleri bırakma sıkıca tut
..
En mutlu gün en mutlu saat
Kurumuş körelmiş yüreğimin bildiği,
en büyük umutları gücün ve gururun
Hissettiğim, geçip gitti.
Güç mü dedim? Evet öyle düşünmüştüm
Ama yazık! Çoktan yitip gitti hepsi
..
Aşk kitabını evirdim,çevirdim,
Bir adam konuştu kitabın içinden;
Yüreği yana yana bir adam:
'Kimdir mutlu kişi, bilir misin?
Bir karısı olacak, ay gibi güzel,
..
Sımsıcak damlıyor yanaklarımdan ayrılık
Ayrılıktan da zor gelir insana bazı şeyler
Bıraktığın birçok hatıra sağda solda toplanmadım
Unuttuğun bir fotoğraf var bakmaya doyamadığım
Aşık olmak nedir diye bir merak vardı içimde
Toz duman bir ateş oldum aşkı buldum sen diye
..
Seni ilk öptüğüm andı
mutlu son.
Daha yeni anlıyorum.
Ne gerekiyorsa yaptım.
Şiirler, şarkılar...
Bir gece
..
Mutluluğunuz geçici, süreksiz
Gümüş çatallarla, gümüş kaşıklarla
Sofranız dağılmış, sofranız sessiz
Uzakta bir deniz, gözlerinizden
Lacivert gözleri gelip geçer bir kadının
Gelip geçer kadın ile deniz
..
Anımsa Barbara
Yağmurlar yağıyordu o gün Brest'e durmadan
Sen gülerek geçiyordun
Şaşkın hayran sırılsıklam
Yağan yağmurlar altında
Anımsa Barbara
..
İlk kurşunu alnına sıkacağım. İkincisini karnına; sonraki kurşunlar sırasıyla omuzlarına: Böylece ıstavroz çıkararak öleceksin. Ne mutlu sana! Bana bir kadeh şampanya ısmarlamak için ne bekliyorsun? !
İpi boynuna kravat şeklinde bağlayacağım. Asılırken kibar ve efendi görüneceksin. Ne mutlu sana! Her yanım tereyağı içinde, bana biraz havyar sürmek için ne bekliyorsun? !
Sana saplayacağım bıçakla tanışmanızı istiyorum; çok eski dostumdur. Birlikte çok iş başardık, çok badireler atlattık. Keskin bir dili vardır. Yani bir ülkeyi bile bölebilir. Öyle keskin bir dil! Ne mutlu sana! Bana şurdan bir kilo tecavüz tarttırmak için ne bekliyorsun? !
Susadığın için boğarken seni ben, su sporlarına yeni bir branş kattığını düşün. Alnına neşterle God yazacağım. Gotik harflerle, yeni dalga akımının etkisi altında, biraz Chaplin'i taklit ederek. Biraz kafası karışık bir Richard Brautigan'ı taklit ederek. Biraz enseyi omurgaya almış bir berberi taklit ederek. Ne mutlu sana! Aramızdaki sinir haplarını toplayıp zorla konu komşuya yutturmak için ne bekliyorsun? !
..
Hep yol almak isterim, hiç duramam yerimde,
Tanığımdır dalga, o denizde titriyorsa,
Rüzgara seslenirim: gidelim! rüzgar dönse,
Dalgadadır sıra: Haydi daha uzağa!
İlerlerim, kasırga alır götürür beni...
İnsanlar, aşklarınıza dört elle sarılın,
..
adımın bazı kağıtlarda
adının altına yazılması bile artık beni
mutlu ediyorsa
bu benim utancım değil
..