Bir hikayeydi mutluluk.Eski zamanlardan kalan.Hiç kimsenin değildi fakat herkes ona ulaşmak isterdi.Onun yeri ve zamanı yoktu.Yani kısacası ona ulaşmak imkansızdan da öteydi.
Herkes bu hikayeyi anlatırdı fakat kimse bu hikayede kahraman değildi ve kahraman olamazdı.Ama herkesin tek bir hayali ve tek bir isteği vardı:Bu hikayeyi yaşamak ve bu hikayede kahraman olmak.Ama dediğim gibi bu hayal ve istek imkansızdan da öte bir şeydi.
Ama bir değil iki gerçek vardı bu hikayede.Bilindiği gibi hikayeler insanları kandırmak için uydurulmuş uzun metrajlı yalanlardır.İşte mutluluk adını taşıyan bu hikayede insanları kandırmak amacıyla uydurulmuş en büyük yalandı.
Ben yaşamadım mutluluğu.Bu hikayeyi de yıllardır dinliyorum ve artık dinlemekten sıkıldım.Ve artık da bu hikayeye inanmıyorum.Ne bir hayalim oldu bu hikayeye dair ne de bir isteğim.
Burdan bu yazıyı okuyan ve mutluluk isimli kocaman bir yalandan ibaret olan hikayeye inanan,hayal kuran ve istekte bulunanlara sesleniyorum:Ne olur kendinizi kandırmayın.Mutluluk bir yalan.Ona dair kurulan hayallerin ve isteklerin gerçekleşme ihtimali sıfırın altında.
Lütfen bu yalana kendinizikaptırmayın ve hayatınızı ona adamayın...
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta