taç yaprakları gecenin ya da yaban otları
ne fark eder bir söylentinin izinde
sarhoş bir deniz anası gibi
yaşadığı kenti tanımayan
bir umarsız gezginin
bilinmeyen adresidir köy çeşmeleri
bir umut daima ta içlerinde ruhumun
ama zaman yorgunluğu gibi sayrısı
oysa elin tersiyle itilecek gibi değil
bunca deneyimi çiçeklerin
ve sanki bilmediğin diller bildiğinin aynısı
sonra bakarsın kekik kokuları
yeniden doğmaya hazır bir intihar gibi
bir süngere sinmiş ansızın
ben de duygularla haşır neşirim bir tarafta
bir tarafta alabildiğine bir kalyon sessizliği
gün yüzüne çıkmayı bekleyen martılar gibi
poyrazla gelen gürültüsü anıların
ant içer gibi vakur bilinçlerde
tedirgin yürekleri insanların uçurumlarda yitik
ve öylesine bir erinç dolu dizgin gönüllerde
toz pembe hayalleri örneğin bütün zamanların
sürgüne gidercesine yuvadan uçtular sanki
ve her yanı dünyanın terk edilmiş şehirler gibi
gelse gökyüzünün ardından muştular şimdi
istanbul; 5.03.2012
Zeki TüyenKayıt Tarihi : 29.7.2013 12:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!