Mustafa Zincirkiran Şiirleri - Şair Must ...

Türk’üz ondan türkü çağırırız biz
Yaşasın Türkçemiz Yaşasın Ülkem!
Bakın üç kıtada bırakmışız iz
Yaşasın Türkçemiz Yaşasın Ülkem!

Adriyatik Çin’e gezsen de il, il

Türk doğmuşum Türkçe konuşmam gerek
Türk olana ana dili yakışır.
Türkçeye âşıksak emekler verek
Konuşurken ağ’za balı yakışır.

Kazmanın adı ki, kazan değildir

(Fasl-ı Muhabbet şiiri)

Doğduğum toprağım kutsal vatanım
Gönül ateşimden közüm Türkiye’m,
Sevginle yaşarım kâlpte atanım
Şarkım, türküm ve de sözüm Türkiye’m.

Anadan Türk doğmuşuz İslâm Dini’nde
Binlerce şükredecek, nasıl bir yol bulmalı?
Allah razı olacak, nefs atından inin de
….. Düşün ki Türk gencinin, hedefi ne olmalı?
…..Türk’ün Kızılelma’sı, mutlak Turan olmalı

(Fasl-ı Muhabbet şiiri)

Allah’ım alemi, halk etmiş düşün
Kulca tefekkürle, bakılsın diye.
Üstünde incelik, hayâl ve düş’ün
Ufkun sınırından, çıkılsın diye.

(Şiir değil, bir destan)

Rüyamda mı bilmem çok defa duydum
Seni çok bekledim üç bin altı yüz.
Halen ümit varım inanıp uydum
Seni çok bekledim üç bin altı yüz.

(Fasl-ı Muhabbet şiiri)

Nasıl bir adalet ki, hep güçlü devlet haklı
Niçin güçsüz devletler vahşetten tutar ‘yas’ı.
Daimi üye imiş, haklılık burda saklı
Yanına kâr kalınca bitmez işgal furyası.

Fıtratı gereği bütün varlıklar
Daim zikrederler lisan hâl ile.
Kimi boyun büker ihtiram ile
Kimi de açtığı, gonca gül ile.

Geometri bilir cümle arılar

Bir aşka düşenin nasıldır hâli
Neler çektiğini bilen var mıdır?
Yârin sevdasıyla lâl olmuş dili
Diline bir çare bulan var mıdır?

(Fasl-ı Muhabbet şiiri)

Vatan dedim toprak dedim yurt dedim
Bu sevda yüzünden dillere düştüm.
Ülkü dedim Türk’ü dedim kurt dedim
Bir zaman horlanan hallere düştüm.