Güneş doğmaz, bulutların ardında
Baykuş öter gariplerin yurdunda
Sömürenler malın mülkün derdinde
Yolan beyler asla bizden değildir.
Koçyiğitler, vatan deyip öldüler
Gizli güçler, acımıza güldüler
Kahpelikle, bizi bizden aldılar
Vurdum duymaz siyasiye, kula bak.
Gülistan diyarının gülü gibisin,
Ulu çınarların dalı gibisin,
Sanki Erenlerin eli gibisin,
Hak, sana lütfuyla baksın sevdiğim.
Bir yiğit doğdu şafak sökerken,
Gökyüzü coştu rahmet dökerken,
Yaslı Anadolu vatan çökerken,
Haykırdı yürekli Mustafa Kemal.
Kurtlar bürünmüş kuzu postuna
Tilkiler tünemiş kümes üstüne
Perde arkasından verir dostuna
Saltanat, devran dönecek birgün.
Hocalar ekranda nara atıyor
Engine de divane gönül engine
Kimseler düşmüyor dengi dengine
Has bahçendeki gülün rengine
Ay parçası sanki yüzün sevdiğim
Sisli havalarda dağların kurdu,
Akılsız başların postunu serdi,
Kimler düşünecek vatanı yurdu,
Yarın konuşacak sözün de kalmaz.
Başın bulutlarda, kar'ın var senin
Çıkılmaz engelin, zorun var senin
Bağrına sevdalı, Yarin var senin
Bilinmez hallerin, yolun Erciyes.
Bir gönül ki, hak sevdası yolunda
Kalsan bile Keremlerin çölünde
Gece gibi sır saklayan halinde
Ört te dursun diyen sendin Muhterem
Gökyüzü güldü Dokuz Eylül'de,
Bir ulus olduk böyle bir halde,
Mustafa Kemal'in açtığı yolda,
Bağımsız yaşamak, gülmek bir başka.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!