Alın aydınlıkları istemem
Verin bana karanlıklarımı
Bana şiirler yadıran
Beni hüzünlendiren karanlıkları
Alın insanları istemem
Kalemin murekkebi artık gozyaşıysa
Bir şiir düşmüştür kağitlara
Düşler gam yükü olur ruha
Gönül desen aşktan cilegahtir
Ruhsa bu cilegahta azaptadır
Ellerim şimdi neden suskunsunsunuz
Neden boş boş duruyorsunuz neden?
Can mı kalmadı sizde yoksa,yoksa
Yanlız kaldınız diye isyan mı ediyorsunuz şiirlere
Yapmayın etmeyin ellerim yüreğim yarım kaldı
Gözlerim boşlukta kaldı,aklım beni bıraktı
Hangi mecnun ölmeden kavuşmuş leylasına
Hangi can cananını bulmuş ki bu dünyada
Eğer bende yaşarken kavuşamıycaksam sana
Sessiz gemide yerim hazır,binip giderim biraz sonra...
Rüzgar kıyamadı yeşil yaprağa
Yağmur kıyamadı kuru toprağa
Yunus doyamadı kara toprağa
Ben nasıl doyayım sen gibi güzel rüyaya...
Hepimz faniyiz ve aldatmakla lanetliyiz aslında
Her gün aldatıyoruz geceyi gündüzle
Karanlığı aydınlıkla,soğuğu sıcakla
Her aldığımız solukta aldatıyoruz ölümü yaşamakla
İhanet ediyoruz geçmişimize unutmakla
Ben seni yitik düşlerin mavisinde bıraktım ilk sevdiğim
Bir ağıt yazdım son gidişinle taşları ağlatan
Ağlamayı bilmeyen gözleri bile yaşartan bir ağıt
Ve sevdaya beddualar yağdıran bir karasevdayla
Gidişini anlattım tariflere sığmayan acılarla
Ben ağlarken yaşlar birikmiş yüreğime
Sel olmuş, ırmak olmuş göz yaşlarım
İçinde nice canlar boğulmuş
Bir sevda deil binlercesi boğulmuş
Sesim çıkmıyorken ben
Her geceyi sabah ettiğim sokaklar
Sizdemi küstünüz bana
Her sabah aşındırdığım yollar
Sizdemi düşman kesildiniz bana
Her gün hayatla kavgam yetmiyormuş gibi
Şimdi dost bildiklerimde sırtını dönmüş bana
Az kaldı gidiyorum..
Yokluğunu içimde,seni bu şehirde
Ve 'Biz' olabilme hayallerimi dünde bırakıp
Gidiyorum...
Bu gidişin dönüşü olurmu bilmiyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!