Her şeyimi kaybettim
Gideceğim buralardan sessizce
Yalnızlığıma sürgünüm...
Efendisinin azat ettiği köleler gibi özgürlük
Ona azat,bana sürgün...
Yalnızlığımın eceliyle kıydım nikahımı
Hissettiğim acılar,sancılar
Diz çöktürdü göz yaşlarıma derinden...
Ağrılarımın eşiğindeyim çaresiz
Ümitlerim bile üşümekte yalnızlığımdan...
Bir ömür bitecek sessizce bu köhne yerde
Farkı yok uyandığım sabahlardan
Uyuduğum akşamlardan
Yalnızlığın nefesini sayıyorum bir bir
Her şeye elveda diyesim var...
Ya tabe mlogo volim
04/01/2012
Bu gün yüreğimden
Bir sevda selamı gönderdim sana
Düştümü yüreğine
İki damla yaş düştü gözlerimden
Hissetinmi bilmem
Bu gün göge yükselen
İşgal altındayım
Dört yanım kuşatılmış
Mavzer mermisi gibi sevdan
Çöreklenmiş yüreğime
Yalnızlığım acılarım tek dostum
Sorgucular gelecek birazdan
Biliyorum kıracaklar kalemimi
Ey gökyüzünün sevdalısı
Kartal bakışlı yar
Al kanatlarına yüreğimi
Götür bilinmeyen sevdalar ülkesine
Aynada yüzüme bakıyorum
Al al olmuş sevdandan yanaklarım
İçime yaktığın bu narı
Ateş tanrısındanmı aldın
Söndüremiyorum bir türlü
Senin güzelliğin yeterdi bana
Bir gece ansızın gel gerçeklerime
Düş olmasın yaşadıklarım...
ya tabe mlogo volim
03/08/2011
Seni arıyor gözlerim her yerde
Bir şeyler mutlaka seni hatırlatıyor
Simitçi çocuk simit diye bağırırken
Seninle oturduğum simit sarayını
Elele tutuşan sevgili gördüğümde
İstanbullu günlerimi
Ne zaman beni böyle dertlere salsan
Aşk dolu bu mabedi yıkasım gelir
Sensizlik saltanat kurar içimde
Dünyayı bir pula satasım gelir
Belki yaşamak dersin sefil hayata
Sana öyle hasretim ki
Kelimeler yetersiz
Aşk sözcüğü anlamını yitiriyor
Bir sen varsın içimde
Gereginden çokmu değer veriyorum bilmiyorum
Değer verdiklerimi tek tek kaybediyorum
Seni dünyama
Sevgi sefiri olarak aldım
Ama sen daimi kaldın
Çok mutluyum kalmandan
Sana açım sana hasretim
Sana kimsenin olamayacağı kadar sevdalıyım
Bu toprağın suya
Dalın çiçeğe
Ağacın meyveye
Tohumun toprağa
Ananın çocuğuna
Kulun yaradana hasreti gibi
Sevgilerin ören yeri dünyamda...
30/10/2010
Ya Tabe mlogo volim
Seni düşünürüm masa başında
Yediğim içtiğim zehir aşımda
Esecekse sevda yeli kırkbeş yaşında
Sen estir gamzelim başka esmesin
Sensiz bakar iken gözüm dalıp gidiyor
Seni sevdiğimi bir gün gelip anlayacaksın
Tarifsiz acılara gark olacaksın
Bir kez görmek için yalvaracaksın
Göz yaşın sel olup akacak o gün
Sana bir ihsandı bu büyük aşkım
Ölümsüz bir aşkla sevmek istedim
Ve sevdim
Her dilde seni seviyorum demek istedim
Ögrendiğim kadar söyledim
Seninle bir dakikayı
Ömür diyerek yaşamak istedim
Bir gün
Mutluluğu anlat derlerse bana
Tebessüm eden yüzünü
Aşkı anlat derlerse
Sevdayla bakan
Kömür karası gözlerini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!