Mustafa Kemal’i düşünüyorum;
Yeleleri alevden al bir ata binmiş;
Aşıyor yüce dağları, engin denizleri,
Altın saçları dalgalanıyor rüzgarda,
Işıl ışıl yanıyor mavi gözleri.
Mustafa Kemal'i düşünüyorum;
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Saygılar
Su var balık öldürür, hava var solunmuyor
Adam oldum demekle şahidim: olunmuyor
Bulunmuyor akıllı -arayan akılsızsa-
Saygılarla diyince saygılı olunmuyor :)
Atatürk
Atatürk diyor ki,haydi ileri
Geride kalanlar neyin neferi
Önünde önderi,Türkün zaferi
Dağıttık düşmanı,yardı Atatürk
Liderler vardır ki,daima yaşar
Kucaklar ulusu bağrına basar
Böylesi kahraman kime olur yar
Açılan yarayı sardı Atatürk
Arap Kurt
'Nsi/Nadir Sayın' Rümuzlu arkadaş'a;
Cumhuriyeti methedeyim derken cumhuriyeti asıl manasıyla ilk defa hayata geçiren Allah(cc)ın son nebisi Hz.Muhammed(sav) ve mübarek ashabını ima ederek, onların sünnetini ve tarzını 'bin yıllık köhne düşünce ve insan güdümlü ümmetçilik olarak lanse etmeye çalışmışsınız!
Maalesef büyük bir yanılgıyla, ismi bile arapça olan cumhuriyeti ve ilk tatbikçilerini ve onların hayranı olan muhterem müslümanları takbihe,tenkide, tevessül etmişsiniz!
Cumhuriyetin ilk kurucularını tanımıyorsanız, Türkiye Cumhuriyetini ilk kuranları bari hatırlayıın, o günkü meclisin üyelerininin M. Kemalle olan toplu resimlerine bakın, size Türkiye cumhuriyetini ilk kuranların kimler olduğunu hatırlatacaktır. O ilk kurucuların ekserisi müftü,hoca,müfessir ve dindarlardan müteşekkildi!
Sizin şu anda isim vererek tenkite ve takbihe yeltendiğiniz medya gurupları, yazarlar,çizerler ve yöneticiler bu ülkede cumhuriyet tarihi boyunca cumhuriyetin manasına uygun en iyi yönetim ve çalışmaları sergileyen bu vatanın yüz aklarıdır!
Sizin korkunuz gerçek demokrasinin yurdumuza gelmesi, hakiki cumhuriyet esaslarının umuma tatbik edilmesidir. Çünkü savunduğunuz kurumlar Cumhuriyeti istismar eden derin devletçiler, Ergenekoncular ve bu fakir milletin sırtında asalaklar olarak, kambur olarak yaşamını devam ettirmek isteyen hortumcular, haksız menfaatçiler ve Allahtan korkmaz kuldan utanmaz fırsatçılar,yalayutçulardır!
Dünyada hiçbir millet dinsiz olamaz, olsada dinsiz kalamaz! İşte en son örneği; Sovyet Rusya. Yine aslına, fıtratına rücu etmiştir! Siz ve sizin gibi Ynlış görüş taşıyanlar fıtratı değiştiremez! Fıtratı insanlara koyan Yüce yaratıcı onları her türlü suni engelleri kaldırarak asıllarına,inançlarına rücu ettiriyor!
Siz ,M,Kemalin gereğinde hutbe okuyabilecek kadar dini kültürü ve inancı olduğunu herhalde bilmiyorsunuz, onu dine karşı bir ateist gibi göstermeye çalışıyorsunuz ki çok yanlış bir mülahaza ve yanılgıdır!
Bu ülkenin yüzde doksanı müslüman ve dinine saygılıdır. Din karşıtlığıyla,dindar düşmanlığıyla sempati toplamak ve medeni terakkilere ulaşmak mümkün değildir! Şimdi bir anket yapsanız, bu vatanın meskunlarının kahir ekseriyeti(gayr-i müslim etbaı dahil) seni ve senin gibi düşünenleri yalanlıyacaklardır!
Lütfen çağdışılıktan kurtulmaya bakınız,Avrupa dinsiz değildir. yıllarca avrupada yaşadım ve gerçeği bizzat görerek yaşadım.Sizde aslınıza bir an önce rücu edin!
Kurtlar sofrasına meze olacağını ve Boğaz'da bir yalı düşünde olduğunu sananlara inat yazmış olduğum Bir Türk Kadınının şiirini paylaşmak istiyorum Aşk rumuzumla sizlerle!
ATATÜRK'ÜN İZİNDE BİR TÜRK KADINI
ATAM SEN RAHAT UYU!
HİÇ KİMSE OLMASA DA BAK BEN VARIM!
BEN VATANIMA SAHİBİM, EMANETİNİ KORURUM.
TEK BAŞIMA KOCAMAN BİR DÜNYAYIM
İZİNDEYİM,CESUR VE YÜREKLİYİM
SANMASIN KİMSE ACİZDİR BU KADIN BEDENİM
GEREKTİĞİNDE BEN ERKEKTEN DAHA DA ERKEĞİM
KANIM, CANIM, TÜM VARLIĞIM,
İNSANLIĞIM, NAMUSUM,ONURUM,
KÜLTÜRÜM,ASALETİM,İMANIMLA VARIM
VATANIMA,NAMUSUMA,EVLADIMA,SEVDAMA
ZARAR VERDİRMEM!
HERKES BİLSİN Kİ BU TOPRAĞA VE ONLARA
FEDADIR BENİM CANIM.
BOYNUMU EĞMEM HİÇBİR ÇIKAR UĞRUNA!
ANAYIM,TÜM ÇOCUKLAR UMUDUM
BİLGEYİM DAİMA UFKA BAKAR KOŞARIM
YAŞLILARI DA UNUTURUM, TERKEDERİM SANMAYIN!
HER ZORLUKTA ÇARE ARAR
BİR ÇIKAR YOL BULURUM
HİÇ BIKMADAN ÇALIŞIR, DAİMA KAFA YORARIM
KÖTÜLERE HEDEF ŞAŞIRTAN, SEVGİDİR BENİM TOKADIM!
ÖYLE KOLAY KOLAY TÜKENMEZ BENİM UMUTLARIM!
BOŞUNA TUZAKLAR KURMASIN KİMSE,
BU MERT TÜRK'ÜN YOLUNA...
KİMSE ÇIKMASIN BOŞUNA DA KARŞIMA
ÇIKSADA İNANIN, ENGELLERİ AŞARIM
YÜREĞİMİ ORTAYA KOR HİÇ KORKMADAN YANARIM
HATALAR YOK OLUR BENİM OLDUĞUM CANDA
BİLİN Kİ BU TÜRK DAİMA EN DOĞRU YOLDA
ESKİYE DÖNÜLÜR DİYE KİMSE BEKLEMESİN BOŞUNA
GELECEK GÜZEL GÜNLER İÇİN YÜRÜRÜM SONSUZLUĞA
TOZ KONDURMAM İNSANLIĞIMA
KIRARIM ZİNCİRLERİ, ÖZGÜRLÜĞÜM EN BAŞTA
EZİLİR BÜZÜLÜR YIKILIRIM SANMA
FAKİRİM DİYE HOR GÖRÜP NAMERDİ ÜSTÜME SALMA
ATAM İZİNDEYİM!
VATANIM SENİN BANA EN BÜYÜK EMANETİN.
EMANETİNİ KALBİME KANIMLA İŞLERİM
BEN RAHMETLİ DEDEM GAZİ ALBAY HASAN ÜNAL'IN
BİRİCİK TORUNUYUM
ATALARIYLA ÖVÜNEN ASİL BİR TÜRK SOYUYUM
BU VATAN HEPİMİZİN, TÜM DÜNYA İNSANLARI KARDEŞİM
IRKI, DİLİ, DİNİ NE OLURSA OLSUN BERABERCE YAŞAR,HERKESİ SEVERİM
AMA VATANIMI BÖLDÜRMEM, İMANIMDAN VAZGEÇMEM
HİÇKİMSEYİ DE KİMLİĞİNDEN EDİP, DEĞİŞTİRMEM,OLDUĞUNCA SEVERİM
İNSANLIĞA SAYGIM SONSUZDUR BENİM
DOĞADAKİ TÜM CANLILAR DEĞERLİDİR BİLİRİM
YARADILANI YARADANDAN ÖTÜRÜ SEVERİM
BEN BİR BARIŞ KUŞU...
BİR AŞK ELÇİSİYİM!
ŞİMDİ GÜLÜMSEYİN VE HAYATA UMUTLA BAKIN İSTERİM!
(Aşk)
İyi tanı Atanı senin için aktı kanı
bu günlere kolay gelinmedi
yaratıyor kelimesini yadıgadım
şair ne maksatla kollandı bençe uygun değil
'Onu sizler lâyıkiyle takdir edemezsiniz. Büyüklüğünü gereği gibi ölçemezsiniz. O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, O'na çok uzaklardan bakmak gerekir.' Diyor.
Edouard Herrio
Eski Fransız Başbakanı
Seçici kurula teşekkürler. Bir kez daha ulusça birlik mesajı olarak algılamalı bu önemli günü. Saygılarımla.
haklı duygusullığın ve gururun yoğun olduğu şiir elbette usta bir yürekten çıktığı için güzel ama daha ötesinde ele aldığı konunun asil Türk milletinin ve dahi bu vatan üzerinde sırt sırta mücadele vermiş Türk bayrağı altında mutlu yaşamayı vaktiyle en güzel şekilde göstermiş olan tüm ırkların önder kabul ettiği o öldü diyerek kendimizi kandırdığımız ulu insanın gözlerini, kaşlarını, ruhunu hissettirdiği , kısacacı Atatürk'ü hatırlattığı için bir başka güzel geliyor olsa gerek.
Sevgili Atatürk’ü saygıyla anıyoruz… Üstat değerimiz Ümit Yaşar Oğuzcan’ı da saygıyla anarken bu anlamlı şiirine ve Seçici Kurula teşekkürlerimizi iletiyoruz. .....
Evet, esas gün bu gündür bazı özleri vurgulamaya. Her şey bir yana Atatürk’ün yurdumuza getirdiği öz ve temeldeki yurdumuza bizlere getirisi bin yıllık kısır döngüyü ve köhneleşmiş kul güdümlü ümmetçiliği yarmaya bir başlangıç olmuştur. Dikkat çekerim bir BAŞLANGIÇ.. bir toplumda hele ki kökten değişim gök zembille yere düşmez… Ancak ve ancak o değişime ortam hazırlamak mümkündür..
Atatürk ve yoldaşlarının devrimleri bir yanıyla din güdümünde yürüyen sistemin/mekanizmanın zincirini kırmışlıktır ve diğer yanıyla gerçek sosyal, hukuk demokratik yaşama erişmeye olanak kılan ve kadın- erkek eşitliğine atılan bariz adımlı toplum düzeninin başlangıcı. Esas olan öz budur… (ondandır ki Atatürk’ü bunuyla onu, kemiğimize iliğimize kadar SEVERİZ!) ..
Ve buna erişmek ise bir zaman meseledir.
Yürürlükte ki giden din güdümlü suni yanılsamalar olsa da bu gidişatı durdurmak tarihsel gerçeklerle de olanaklı değildir.
Buna şu birkaç veri ile devam edersek:
*Nasıl Vatikan’ı Arap şeyhlerini kiriz vurmadıysa, bizdeki 5 ila 8 yılda köşeyi dönen milyarder ve pek çok villalı yeşil holdingleri, yeşil dolarlı siyasileri de vurmadı.
Krizin kimi vurduğunu/vuracağını ise herkes iyi biliyor, yaşayan biliyor; ben, sen ve dünya insani daha iyi biliyoruz.
Yani, kimin ne için uğraşı verdiği gözler önündedir..ve düşünen beyinler sizlerini ve niyetlerinizi çok iyi bilmektedir...
**Fethullahçılar biryandan, İsmail ağacılar ve sairler öbür yandan, ‘etik’siz duaya duran ümmetçi yazarlarıyla zamancılar, vakitçiler ve bilmem neciler içerden, bir Türkiye Cumhuriyetinin adını değiştirmedikleri kaldı. Durum gösteriyor ki o güç aşamasına gelince ondan da hiç çekinmeyeceklerdir..Ama bilsinler ki nafile..
Bu zihniyetteki aydınların, yazarların, siyasilerin ipiyle kuyuya inilir mi?
***Türkiye de ki evrensel anlamda hukukun varlığının adliye ve mahkeme koridorlarında da genele yayılması, gerçek demokratik yaşamın Diyarbakır ve Bursa’da yerleşmesi ‘din odaklı’ suni süreçlerle, planlarla, zihniyetlerle mümkün değildir.
Din güdümünden hâlâ kendini arındıramamış ve emperyalistin kucağına düşmüş Avrupa halkları şu andaki medeniyete erişmesi dahi, Fransız İhtilalinden günümüze nerdeyse 300 yıl yol kat etmiştir... Bundandır ki kendine gel Türkiye diyoruz.. Sende başka ülke güdümüne kanma..Özünü bil..halkını sev..güven onlara..bunu sözde değil, uygulamanda davranışında göster..
****Evet, Türkiye’nin gerçek demokratikleşmesi ve evrensel sosyal, hukuksal bir topluma dönüşmesi ancak ‘insan odaklı’ yurdunu insanlarını gerçek evrensel anlamda özdeşleşmiş, benliğini/kimliğini pekiştirmiş ancak ırk boyutunu ideoloji ve hedeflerinden soyutlamış halk yığınları; çağdaş ve düşünerek üreten başta halk, aydınlar-sanatçılar, siyasiler ve toplum örgütleriyle gerçekleşecektir. Ve bu bir denildiği gibi bir zaman meselesidir. Türkiye’den bir Atatürk gelip geçmiştir (belki günümüzde hala tam yerleşmemiş ve topallayan demokrasiye rağmen) demokratik yaşama ve iletişimle nerdeyse bir yüz yıla varan tecrübesi, birikimiyle ne bir geri devrim ne de bir İran olması işte bu verilerle mümkün değildir.
Saygılarla
MUSTAFA KEMAL'İ, Gördüm düşümde.
al bir ata binmiş al
al bir kalpak giymiş al
zafer ırak mı dedim
aha diyordu.
Atam. Hergeçen gün seni daha çok özlüyor, sevgim daha da büyüyor.
SEVGİLİ ATA' YA VE MİLLETİME
Merhaba değerli dostlar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak insan her sabah kalktığında bu topraklar üzerinde yaşadığına şükretmeli ve eğerki bir işi varsa gideceği, bir karış toprağı varsa süreceği, bir fabrikası varsa kendi mahsulünü işleyeceği, bir ibadet yeri varsa ALLAH'ı ziyaret edebileceği ve yine bir okulu, öğretmeni, doktoru, hastanesi, başını sokacağı bir oda, ve memleket diye içine ohhhhh diyerek çekebileceği bir nefesi varsa bunu ilk önce ALLAH' a, daha sonra bu vatan için her nerede olursa olsun can vermiş, kan vermiş, öğüt vermiş, emek vermiş yüce atalarımıza borçludur. Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasından sonra bu asil kanın onurunu tekrar yüceltmek için görev başına geçen Mustafa Kemal ATATÜRK' te yorgun hasta bir millete azim ve kararlılığı, üstün zekası ve ileri görüşlülüğü gibi bir çok vasıflarla atalarımızın vefakar emekleri ve kendisine inançlarını ve desteklerini de sağlayarak hasta bir milleti asırlara kök salacak hale onurlu bir Cumhuriyet kurarak getirmiştir.Onurlu diyorum çünkü biz Türk Milleti olarak onur biliriz ata dan deden memleket deyince...Memleket bilincini anlarız Mustafa Kemal deyince yine..Dilerim aynı onur ve azimle Mustafa Kemal ATATAÜRK' ün Cumhuriyetini, ilkelerini ve o bilinçle yapmış olduğu Inkılaplarını memleket yararına daha da ileriye götürerek yüce Türkiye Cumhuriyetini ve bu bayrağı bu Cumhuriyet meşalaesini onurla taşımak nasip olur biz Türk gençlerine.. Değerli genç arkadaşlarıma söylüyorum özellikle Cumhuriyet bilincini, ATATAÜRK' ün memleket bilincini, insan bilincini, anlayalım ve onurla gelen Cumhuriyetimizi aynı azim ve kararlılıkla bizde çocuklarımıza taşıyalım.. Şu anda memleketimizde ihanet içinde bulunanlar olsada, üstlerimizi Amerikanın gökten kan kusan demirlerine al bu da sana uçacak rampa diyerek vermiş olsalarda,yada Amerika ve İsrail, yahut çocuk katili ağzıyla konuşanlar olsa da o tarih biz gençlerle tekerrür eder umudu ve bir gün bir gün özlediğimiz onurlu bir ülkede yaşamak onurlu bir şekilde yönetilerek yaşamak için ey genç arkadaşım Atattürk'ü ve Cumhuriyeti bil o ışıkla yol alalım diyor, O büyük ATA' nın ve tüm milletimin vefakar, onurlu insanına sonsuz selam ve saygılarımı sunuyorum.
Ünal YİĞİT
ZAFER ÇOCUKLARI
Vatan kertiği gamzelerinden
Bin çiçek sulayan zafer çocukları
Pınarlarınızı yakan süngülerin
Özüne can verip gül teninizden
Subaşlarınızı kanatmayın.
Kardeşlik yurdu bu toprak...
Başlar aynı Kıblede, dillerde bir Hak.
Öz yurdu, asaletin ve hakimiyeti Milletin
Çerkezin, Laz'ın, Kürt'ün, Türk' ün, Abaza'nın
Bizden değildir diyeni yutmayın.
Maraş' ta kahramanlık yazan,
Antep' te gazilik takan,
Urfa' dan şanla haykıran,
Dört kıt' a dan, Anafarta' dan
Dönen bizdik, ecdadımızı aratmayın.
Silah satıp ağlatan ellerinden,
Gözyaşı yiyen sürüler.
Ahmet'ler, Hüseyin'ler, Ali'ler
Sanmayın ki, üçe beşe baktı Mehmet'ler
Önce kanınızı aklayın emperyalistler.
Köyü, kenti, bucağı
El ele, anası, bacısı, uşağı,
Kâh Çanakkale' den, kâh Samsun' dan
Seyit Onbaşısı, Kemal Paşası
Bir ölen bin dirilen bizdik, Atamızı unutmayın...
22.08.2009 Ünal YİĞİT
Bu şiir ile ilgili 76 tane yorum bulunmakta