1968 yılında Şanlıurfa'da doğdum.İlk,orta ve lise tahsilimi Şanlıurfa'da yaptım.l992 yılında haftalık olarak çıkarılan Kamuoyu gazetesinde belli bir süre sanat danışmanı olarak çalıştım.Gazete kapandıktan sonra köy hizmetleri 19.Bölge Müdürlüğünde mevsimlik işçi olarak çalıştım.1998 yılında köyhizmetleri bölge müdürlüğünden Milli Eğitim Müdürlüğüne geçiş yaptım.Şu an Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı bir okulda Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olarak görev yapmaktayım.Vakit buldukça şiir yazıyorum.Yeni arkadaşlıklar kurmayı severim.
Karşısında konuşamam bağlanır dilim
Yaklaşınca yanına titrer ayağım elim
Çok seviyorum seni gonca gülüm
Kaderim beni sana bağladı Neyleyim.
Aşkınla deli ettin sen beni
Gülümsün baharım sensiz olmaz,
Üzülme bir tanem bu gönlüm sana doymaz
Lal olur dilim seni görünce karşısında,
Bana vermezler seni ne kadar ağlasamda.
AŞK belasına düştüm vuruldum sana,
Halim çok perişan ne olursun gel bana.
Güle sordum seni,bülbül ağladı
Ayrılık derdiyle kara bağladı
Yaman oldu bu ayrılık inan gülüm
Hasretin acısı gönlüm dağladı.
Feryadımı duysun bu ulu dağlar
Vuruldum bülbül gibi avazına
Ayrıldı benden,vurdum dertli dertli sazıma
Ölürsem gelmesin mezarıma
Bu dünyada kavuşamadım Arzu'ma.
İçim yanıyor bak şu dumana
Ben sana yaklaştıkça sen benden kaçıyorsun,
Ben seni sevdikçe sen nefret ediyorsun,
Aşkından ne haldeyim görmüyor musun,
Öldükten sonra sevmişsin neye yarar.
Aşkından eridim muma döndüm,
Ümit ettim çıktım yolla
Yarab sen yarimi kolla
Selam verdim sağa sola
Selamım almazlar benim.
Aşkınla eridim gülüm
Sevdayı tanırdım,ama senin sevdan bir başka,
Ay gibi yüzün melekler gibi huyun düşürdü beni aşka,
Aylar yıllardan önce sevmişim sanki seni,
Derdim önceden çoktur gel sende yaralama beni,
Ey meleklerin kıskandığı güzel gülüm,
Terk etme sevdamı sevinsin gönlüm....
Hasretine dayanamam terk etme beni,
Ayrılığı hiç yapamam bırakma beni,
Dergahına geldim kul eyle beni,
Taparcasına seviyorum bitanem seni...
Bunca hasretlik çektim yüreğimde yara var,
Biliyorum.......!
Bırakıp gideceksin birgün
Bir sabah kalktığımda
İki satır karalanmış bir kağıt göreceğim
Masanın yanıbaşında
İşte sen o zaman
Ayrılıp elin oldun, sanki kaldım ben öksüz
Feryat ederek ağlarım gece gündüz
Tutuştu bedenim yanıyor,oldum köz köz
Matem elbisesini giydi,daha gülmez bu öksüz
Ayrılalım dediğinde,işte öldürdü beni bu söz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!