Dışarda gürgen mühlem kederlere dal verdi
Bana uçurum derinliği yaprağın ağrısından
Sanki bir kavram sancısı şimdi bu
Bizi güze doğru
Ağır aksak kağnı tıkırtısından anlıyorum,
Yolların yorgunluğunu.
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
belki bir sayfa daha düşürmek bu, ömrü bir kıyıya sürmek ve kıyının denizden daha mı güzel yoksa daha mı katlanılmaz olduğunu bilmeden ilerlemek gibi.. belki de bize sunulan hayat, bunca sisten ve belirsizlikten arınmış olsaydı, daha da çekilmez ve yaşanmaz halde olurdu.. ama hüznü ertelemek, daha koyu ve daha ağır bir karanlıkla gömülmek gibidir içine bir girdabın.. sonrası hangi makamdır bilinmez.. belki de aşkın içinde bir sesteşliğe uğurlamaktır iki ayrı anlamı.. aynı adla çağrılıp farklı anlamlar taşıyan ve hüznün çatalağzında buluşan iki taşkın ırmak gibi.... müthiş bir şiir.. kutluyor, saygılar sunuyorum..
Yeni bir duruma geçmek sanıldığı kadar kolay olmuyor... 'Geriye ket vurma' diye bir şey var, eğitim/öğretimde... Yanlışı ister ağlatarak, ister hoşgörüyle düzeltmek lazım önce... Alışkanlığa dönüşme ihtimali vardır çünkü...
Tıpkı Mürekkep balığını 'terbiye eder gibi...'
Bana geçenlerdi kısaca şiirden.. Kutlarım Deniz Hanım..
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta