Hayata İnanmıyorum.!
Doğru içinde yalan, kalkar dikilir
Zalimlerin örsünde, tavda bükülür
İşlenir en sonunda, sapa takılır
Taşa vurur baltayı, sap attı Ali’m
Yaygarası yayılır, dillerden dile
Kış soğuksa yaz sıcaksa
Bahara bir şey dedik mi?
Siyah kara ak ak paksa
Griye bir şey dedik mi?
Hırlısı var hırsızı var
Geceler gündüze gamlı
Gündüzse geceye
Karşılıklı savunmada
Derler ki sendin suçlusu
İmanı olmayan güneş
Yaktı kavurdu da bizi
Zulme karşı, bükülmeyen yiğitler
Zalimlerin, kol kanadın eğmeli
Hak yolunda, secde eden seyitler
Bir tek yaradana boyun eğmeli
Ellere çalıştıkça, zengin ettik biz
Beğenmez sofrasında, ham olduk dayı
Alıştıkça kadehe, keder attık biz
Kötünün kötüsüyle, zom olduk dayı
Onur ve haysiyeti, arama kayıp
Köyümde açmıştır şimdi
Kır çiçekleri
Hasret kokar memleketim
Toprak toprak
Teleme çalar analar
Dağda
Allı morlu çiçek açar, baharım sanır kendini
Zemheride alev saçar, ayazda yakar elkızı
Dünya halleri başkadır, kimse bilmez ki fendini
Dilinde aşkın düğümü muhannet, bekâr elkızı
Açık yeşilli gözleri, meftunlu gibi sözleri
Siyah beyaz renkler içinde
Bulmaya çalışırken griyi, açıklayamadığım
Su renkli pastel düşünceler
Bildiğin kaç tane duygu var?
Bilmediğin kaç kelime var su renkli?
Derinleştikçe kararan kaç tane göl var gün ışığında
Bir kış günü, gördüm ben o güzeli
Bir bakışta, oldum ona ezeli
Yar yitirdim, başkasından bezeli
Gönül yüzme bilmez aktı gidiyor
Nasıl bir rüzgârdır gönül seridir
Bir tomurcuk gül müydü, içimizde ki ateş
Yaz aşkı da olsa yar, yakıyor bülbülleri
Günü gelip solarken, gönüllerde külleri
Değirmen değil ki bu, saçlarımı ağartan
Güllerin kokusu da, değil kalbi ağartan
Kimisi der tecrübe, kimilerine keder
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!