Gece silah sesleriyle uyanırdı aşk
Kurşun kadar küçülmüştü cephanelerde
O ezik askerlerin sevgililerine dair
Sıkılıyordu köşelerde
Üstümüze üstümüze
Sabah beş sularında akşamsız bir vaktin
Gökler karanlıksız bir doğa olayı
Yoğruluyordu bulutlar ellerimizde
Böyle bir anda bakmak ve sevmek seni
Heyecanlı günler bekliyordu beni
Mehmetçik
Korkuyla Uyandı Gece Ansızın
Belirsizdi Uyuduğu;
Gördüğü Rüyalar Sonucunda
Acil servisten biri aradı
Şaşırdım kalakaldım öylece
Yalnızlığın teknolojisi ne kadar büyümüş
İçi acıyanları artık ambulanslar buluyormuş
Bulunduğunuz yere hemen ekip gönderiyorum dedi
Trajikomik Aşk
Nasılsa unutulmuştur anılarımız satır aralarından geçerken sessizik
Ve puslu gece adına çalışan sarı bir yaprak konarken avuçlarımıza
Seviştiğimiz o merdiven altları da
Paslanmıştır yalnızlıktan nasılsa
Yine aynı hüzün melodisi çalıyordu her yerde
Bugün ayrılıkların yıldönümüydü
Yeni bir yıla öpücüklerden arınmış bir vücutla giriyordum.
Bedenim karış karış Layla kokuyordu bugün her yerde
Ve adın sisten bir perdeydi artık gözlerimde
Soğuk ve alımlı bir geceye kanat geriyorduk
Yatağımızın başucunda karıncalar sevişiyordu
Ve kiralık edindiğin göğsüne damlıyordu gözyaşlarım
Saatler nasıl geçiyordu bilmiyorduk
Sırf koklaşmayalım diye
Tenin tenime değmesin diye sadece
Mavi’nin Krallığı
Artık güneşler sızlıyordu
Ve yegâne temeli buydu aşkın
Sutyensiz bir geceyi çekip çıkarmak kışlıklar arasından yani
Ve 90’lardan kalma bir şubata söz vermek
Anlatılmamış masallarda bir oyuncak
Yürüdüğünde yalnız başına sokağı
Gökyüzünde ufalanır ışıklar
Ne zaman mum ışığında yıldız arasam
Kaybolur güneşten bir dolunay
Her El-aşk okuyuşumda esniyorum
Nazar var bende diyorum asılsız batıl inançlara kör gözle bakarak
O muhteşem anılarımızı da bir tartıda tartarak
Nazar olmalı bende diyorum
Oysa altından kurşunlar bile döktürmüştük biz
Vücudumuzun her yeri kurşunların intiharı ile kaplıydı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!