Aysız gece kadar
Karanlık gündüzüm
Yanlızlığım ise
Ölüm kadar gerçek
Dudaklarım çöl gibi
Kurak ve sessiz
Seni özledim anne seni
Bir seni bir nefesini
Bir de kuşların ötmesini
Huzurlu bir sabah
Daha yatağımdan kalkmadan
Yanaklarımdan öpmesini
İnsanı yaşatan ve yaşatacak
Sonsuzluğa akan temiz ruhlardır
Kalmadıysa aşka değer katacak
O zaman ruhunda ağlayacaktır
............
Kaçan kaçsın görmek istemem
Yüzü yoksa bakmaya yüzüme
Namert, nankör anlar mı bilmem
Yağmur sanar tükürsen yüzüne
murat baha erbil
Birgün hasret olan bedenim
Toprağına kavuştuğu zaman
Ne eski günleri hatırlayıp
Gözün yaşla dolsun
Ne de gül gibi duran
Yanakların solsun
Bırak değmesin ellerin elime
Geçen bunca zamandan sonra
Artık hissedemem hissettiklerimi
Heyecanlanmam kanım hızlanmaz
Koşamam eskisi gibi peşinden
Gönül eylenme vakti
Seviyorum
Memleketim işte
Canımdır her karışı
Doğusu batısı
Akarsuyu dereleri
Yaylası,ovası, tepesi
Sevmeyi sevilmeyi
Onun için ölmeyi
Şu fani dünyada
Unutturdu
Sevmek isterken
Gülmeyi
Elimde boşalmayan
Bir kadeh görürsen
Sakın şaşma bir tanem
Murat içmez diye
Varsın ayyaş gezeyim
Sormazlar ki neden içti diye
Tabutuma bir kırmızı gül atarsın
Bedenim sonsuz yolculuğa giderken
Yaşadığımız o günleri ararsın
Mutluluk resimlerimize bakarken
Belki oturup birazcıkda ağlarsın
Beyhudedir, üzülme artık bitanem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!