Yılların selinde eriyen dağım,
Zirvemde baharım, buzum kalmadı.
Farkına varmadan bozuldu bağım,
Yaprağım döküldü, üzüm kalmadı.
Hasret kefeninde ruhum derbeder,
Mumyalı anıma sarılmış keder.
Buğulu gözlerin yazdığı kader,
Hicranla silindi, yazım kalmadı.
Ferhat’ın gezdiği dağlara saptım,
Duygumun dilinden besteler yaptım,
Hüzünlü mızraptım, telleri öptüm.
Güllere çalacak sazım kalmadı.
Hüzünler İstanbul, mutluluk köydü,
Büyüde kaybolmak ne güzel şeydi.
Yıllarım âlemci, ömrüm şişeydi,
Felekle kıracak kozum kalmadı.
Hayat mektebinde girdiğim derse,
Nasıl not verecek öğretmen körse?
Denedim kaç tane problem varsa,
Sevda kitabında çözüm kalmadı.
Duygu pınarında elinde desti,
Bir yudum ver dedim, suları kesti.
Gözleri konuştu, dilleri sustu,
Hüsnünde eridim, özüm kalmadı.
Aşkın şarkısını söyleyen diller,
Yüzünden mekânım yabancı eller.
Bastıkça çökerdi geçtiğim yollar,
Üç adım atacak hızım kalmadı.
Umutsuz sevdaya düştüm bir kere,
Dumanlı çöllerde çıktım sefere.
Gözleri müslüman gönlü kâfire,
Muhabbet dilinde sözüm kalmadı.
Anı defterimi aldım elime,
Eklemek istedim üç beş kelime.
Eskiden ağlardım garip halime,
Feryada figana lüzum kalmadı.
Kayıt Tarihi : 9.2.2014 16:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
selamlarımla
Şiirin hakkı olan tam puan+antolojiyi Bodrum'dan gönderiyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun efendim.
Sevgi ve saygılarımı iletiyorum
Dr. İrfan Yılmaz. BODRUM.
TÜM YORUMLAR (8)