Üstünde kumdan kale, altında ziftten nehir;
Can alıp can verdiler kale için sultanlar.
Ölümden kaçanları uzağa atar şehir;
Islanmış patiklerin içine düştü canlar.
Defnenin dallarında kanlanmış tomurcuklar;
Umutla, dalgalara yelkensiz açıldılar.
Çocuklar, savaşlardan kaçan sessiz çocuklar;
Derin uykularında sahile saçıldılar.
İnsanlık kör bir duvar, eli coplu, sopalı,
Medeniyet ışığı vurmuyor yüzlerine.
Taşlaştıkça vicdanlar tüm kapılar kapalı,
Bakamayız bebenin kapanmış gözlerine.
Bebeler aç ve susuz, çamları devirenler
Söyleyin kader midir, mültecilik kader mi?
Uzanan minik eli geriye çevirenler;
Bütün kazandıkların minik bir can eder mi?
Çağdaşlık paylaşmaktır, karanlıklara nurdur
İnsanlık utanmalı düştüğü durumundan.
Zenginlik emanettir, asıl olan onurdur
Kendin düşersin bir gün kendi uçurumundan
Kayıt Tarihi : 10.2.2016 09:27:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İbrahim Coşar](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/02/10/multeci-89.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!