Mukaddes Yolculuk.-İlahi Aşk Yolu-

Nihat Gülle
613

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Mukaddes Yolculuk.-İlahi Aşk Yolu-

Sonsuz,mukaddes bir yolculuğa çıkmışız
La mekan şehridir,kaf dağıdır menzilimiz

Elimizde ilim ve hikmetin sönmeyen meş'alesi
Kalbimizde,Hakkı hakikati gösteren, kur’an pusulası

Sadrımızda gizli iman haritası,üstümüzde takva libası
İçimizde kor gibi yanan, ilahi aşkın yalazları

Ölümlüler diyarında bengisu arıyoruz,can pahasına
Ta ezelden ''münkesirdir kalbimiz'' Hak’tan başkasına

Etrafımıza yağıyor,şeytanın vesvese şarapnelleri
Basiret nurumuzla yanıyor,karanlığın gölge süvarileri

Bismillah; açılıyor önümüzde nurani ufuklar
Bismillah; dağılıyor etrafımızda sisli bulutlar

Bin bir hile tuzağına rağmen,yeniyoruz iblis ordusunu
Yerle bir ediyoruz tağut’un kahrolası düzenini

Yedi başlı ejderhayı öldürüyor,sihirli kılıcımız
Kınında uyumuyor,nefsi öldüren baldıran zehirli hançerimiz

Bismillah; açılıyor gözümüzden zulmet perdeleri
Bismillah; açılıyor gönlümüzden nur haleleri

Bismillah uzaklaşıyor göğsümüzden nefsin kara levhi
Bismillah uzaklaşıyor kalbimiz den, şehvet ve gadab ın alevi

Biz zaman yolcusuyuz,gurbetten öz vatana seferimiz
Cennette cavidanı özlüyor, sonsuzluğa açılan sadrımız

Ölümsüz sevgiliye, kadim dosta ölesiye hasretiz
Biz ki gözü yaşlı tuba yolcularıyız,ahrete seferimiz

Biz bezm-i elest’te “beli dost” diyenleriz
Biz has bahçeden koparılmış kanayan gülleriz

Biz sahn-ı çemende figan eden bülbül-ü nalanlarız
Biz altın kafeste ah vatanım! diye giryan edenleriz

Biz lisan-ı hafiyle Hak'kı Hak ile zikredenleriz
Biz gerçek aşkın seline kapılmış,fırtına kuşlarıyız

Biz Cenab-ı Hak'kın cezbesiyle sürüklenen sefineleriz
Biz Allah tan başka, kimsesi olmayan garipleriz

Biz,derya gönüllü,gül yüzlü hakikat erenleriyiz
Biz Fakr-i fahri sultanının adsız bendeleriyiz

Değme yiğitlerin ayakları kaydı bu çetin yolda
Nice serdengeçtilerin başları kesildi bu meydanda

Nice başbuğluk taslayanlar boğuldu bu ummanda
Nice deryalar geçtik; hakikat şehrine kavuştuk sonunda

Korku ümit kanadımız,Muhammed gerçek adımız
İhlaslıdır imanımız,Haktan alırız bütün gücümüz

'Levlake Levlak' sırrına bağlıdır kalbimiz
Biz vahdet ummanına benlikten soyunup girenleriz

Biz,mürşidini Hak bilen, himmet erleri,yarenleriz
Biz, şeriat gemisinden inip hakikat denizine dalanlarız

Biz eşsiz inciyi can sedefinde bulup çıkaranlarız
Biz sahn ı çemende işret eden, bülbül-ü nalanlarız

İhtiyar-ı mevt ile erdik 'mutu kable en temutu' sırrına
Açıldı can gözümüz bir seherde,Habib-i Kibriya hürmetine

Nice tufanlar sonunda vardık salimen ol dostun sahiline
Binbir vadiden geçerek vardık,onurla ahiret alemine

Tevazu kadehinden içtik tertemiz ''şaraben tahur''u
Dost ile kılarız namazı, tutarız urucu,iftarı sahuru

Sekinet indi üstümüze,vekar indi şen gönüllerimize
Bildik İslam’ın aslı arınmakmış,nur yağar üstümüze

Gördük Hüdayı La yazeli,inandık ölümsüz sevgiye
Cümle varımızı yüce Rabbimize verdik hediye

Biz, Rahmanın kapısında eli bağlı azatsız köleleriz
Biz,mana kılıcıyla can veren, Hakka kurbiyyet kuranlarız

Başını Haktan gayriye vermeyen hakikat şehitleriyiz
Rahmanın kokusunu bin yıllık yoldan alan mana erleriyiz

Biz iki cihan mülkünü bir nefhaya satan bezirganlarız
Biz zahiren fakir,mana da zengin hakiki defineleriz

Biz benlik libasından soyunan,nefsen yaşayan ölüleriz
Biz cümle amelini ümmetin asilerine bağışlayan cömertleriz

Hakkın emanetinde olan,şanlı şerefli müflisleriz
Biz Haşri-Neşri bu alemde gören kıyamet şahitleriyiz

Biz mahşerin habercisi,görünmez bin atlı süvarileriz
Biz kayıp şehri gönülde bulan,hakiki definecileriz

Biz aştık kaf dağını,Zümrüd-ü Anka olup gizlice
Okuduk kainat kitabını satır satır, hece hece

Biz tuba ağacının yeryüzüne sarkan meyveleriyiz
Doğruluk sermayemiz,takva azığımız,ihlas hazinemiz

Doğruluk otağında,güçlü padişahın katındadır makamımız
Hakikat ummanından eşsiz mana incisini çıkaranlarız

Ne yere göğe konmaz ibadetlerimiz,hasene lerimiz
Ne de ruhbanca bitimsiz çilelerimiz var bizim

Bizi 'Muhammedi muhabbet' yüceltti seçilmişler katına
Elem ve musibeti cana minnet bildik onun hatırına

Bizim cennetimizde meleklerle ilişki yoktur haşa!
Nefsani sıfatlar huri,gılman yok cennetimiz de cinsel temaşa

Melekler secde etmiştir Rablerine ademin şahsında
Keza asıl cehennem ateşi, Hak yakınlığını kaybetmektir bizce

Biz şehvet, gadap gayyalarına dalmayız sefilcesine
Dedim ya benzemez bizim dinimiz sizin dininize,

Bizim dinimiz tevhit dinidir,şaşı bakmayız Rabbimize
Nice cevr ü cefa çekeriz,isyan getirmeyiz kalbimize

Bizim dinimiz aşk ile yanmak,Allahla bir ve beraber olmaktır
Beden kabrinden ölmeden önce silkinip mahşere uyanmaktır

Yüzümüzü yerin ve semaların Rabbına çevirdik
Tam bir yokluk ve hiçlikle, hakiki kıblemize döndük

Müşriklerden değiliz,geçtik şirki hafiden şirki zahiriden
Kul hakkı,yetim hakkı yemeyiz geçtik cümle haramdan

Rabbimizle bir olduğumuz an yok olur cümle mevcudat,felek
Giremez araya ne ne mürsel nebi,ne de mukarrep melek

Değişmeyiz bir anlık vecdi binlerce yıllık ibadete
Hakikat seccadesinde kılınan bir gönül secdesine

Tek korkumuz dalıp ta gaflet ve delalete aniden
Tart olmaktır huzur-u Rabbul Aleminden

Tefekkürle silindi gözümüzden,adem ve cümle alem
Mülk,melekut,ceberut deryası Lahut’a döner her dem

Bildik onsekizbin alemde,alıp veren gelip giden
Ondan gayri mabut,mevcut yokmuş ezelden

Abit, mabut birmiş gayri yokmuş alem de esasen
Bu gerçeği kavra anla,sende geç ikilikten

Biz varlık günahından mana guslüyle yıkananlarız
Bildik islam ın aslını, masivadan,siva'dan dahi arınanlarız

Bizim secdemiz yalnız ve bir tek Alemlerin Rabbinedir
Namazımız şeksiz şüphesiz; mirac-ı Muhammedidir

Dosdoğru kılarız,namazı huşu,huzu'muz Alemlerin Rabbinedir
Orucumuz fani olan her şeyden Hakka,hakikate yücelmektir

Zekatımız can emanetini Cenab ı Hakka geri vermektir
Haccımız ölümsüz sevgiliyi,yüce bir gönülde tavaftır

Hicretimiz nefsaniyetten rahmaniyetedir
Halvetimiz hakla tenha olmak,celvetimiz Rabbimizledir

İsteyerek Rabbimize seve seve gideriz
İrade,kuvvet,kudreti nefsimizde görmeyiz

Teslimiyet şanımızdır,'feveylül lil musallileriz'
Taktir-i ilahiye, kayıtsız- şartsız itaat edenleriz

Azmedip çalışmadan hidayet beklemeyiz
Resule ittiba etmeden şefaat dilenmeyiz

Hayır ve şer Hak'tandır başkasından bilmeyiz
Kimseye tan etmez,kin nefret gütmeyiz

Ruhumuz Rabbimizin kudret elinde ezelden
Parolamız “la- şerikele Leke hamden”

Sıratı müstakimi bu alemde geçeriz
Şeriat,tarikat hakikati marifeti bir edenleriz

Tevhit hançeriyle şerh edildi bizim sinemiz
Çıkarıldı bir bir, tüm günah işleyen damarlarımız

Biz katresini ummana salan gayb erenleriyiz
Biz canı canana kurban eden, aziz müminleriz

Biz mukaddes vadiye nalınsız varlıksız girenleriz
Biz çile adamıyız bu yüzden şerha şerha yüreğimiz

Bu yüzden sığdı gönlümüze yüce Rabbimiz
Hak ile aramızda la perdesini silenleriz

Biz minareleri ta arşa doğru uzayan,bir camiyiz
Yüce bir gönül mabedinin kutlu cemaatiyiz

Biz hakikat şehrine ölmeden önce sefer edenleriz
Biz insanlık onuru için nefs ile cihat eden ruhanileriz

Biz mukaddesatı hiçbir şeye değişmeyen Melamileriz
Seher vakitlerini Hak'ka naz niyaz ile geçirenleriz

Dost nesimiyle ölüm uykusundan silkinip kalkanlarız
Biz kalplere sevgiyi nakşeden hakiki sarraflarız

Biz Hakkı yansıtan saf gönül ayineleriyiz
Biz ''İsmi Azam'' duasıyla Hakkı anan zikir ehliyiz

Biz ehli beyt aşığı,evlad-ı resulün bendeleriyiz
Biz külli şey’in mevcudunda Hakkı görenleriz

Biz Üveys'in kokusunu yemen ellerinden alanlarız
Biz Hak yolunda canını canana koşulsuz verenleriz

Bilinmek sırrıdır şanımız,
Kenz-i mahfidir can özümüz

Ahlakı Muhammediyle yeşeren can gülleriyiz
Biz cümle alemin derdiyle dertlenen gönül fedaileriyiz

Ruhları iman kandiliyle tutuşturanlarız
Biz Rahmeti gazabını geçen,Rahmanileriz

Biz can gözünü açan emanet sırrına can verenleriz
Biz kulağında elestü çağrısını duyan Rabbanileriz

Biz güneşin cezbesiyle dönen mevlevi pervaneleriz
Biz ateşten gömleği eğnine giyen yiğit Nesimileriz

Biz Enel- Hakk'ın firaşına düşen Hallacı Mansur’larız
Biz Allah’tan gelip ona dönen fırkayı nacileriz

Rehberimiz Hazret-i Kur'andır
Kuranla ikiz olan kamil insandır

Biz tevhit okulunda mana okuyan öğrencileriz
Biz aklı,kalbi ruhu ''külli men aleyha fan''da bir edenleriz

Biz ezelde saçılan ilim aşk ve hikmet nurunu alanlarız
İstidad ceverini,fıtrat ve asaletimizi bozmayanlarız

Biz tebdil-i kıyafet gezen padişahın,sadık sefirleriyiz
Rehberimiz Kur'anla ikiz olan,mürşid i kamilin bendeleriyiz

Şan,şöhret,mevki makam bilmez en çömezimiz
Biz hakikat sarayında,eşsiz padişaha hizmet edenleriz

Asla aman vermeden, nefse levm edenleriz
Biz ateşten gömleği giyen Hallacı Mansur, yiğit Nesimileriz

Biz ilahi rıza uğrunda yaşayıp ölmezden önce ölenleriz
Biz ki ilahi aşkın okuyla vurulmuş,ceylanlarız

Bilinmek sırrıdır şanımız,Kenz-i Mahfidir can özümüz
Pak ve temiz olarak Hakka dönmüşüz gönül yüzümüz

Biz ki gök kubbede hoş seda bırakan Rabbanileriz
Biz ki meşk ile,sonsuzluğun bestesini yapan neyzenleriz

Biz ki yaşayıp zevk etmeden din,imanla övünmeyenleriz
Külli şeyin Hak mevcudun bir gören muvahhitleriz

Biz aşk ve tevhit okulunda ilmi ledün tahsil edenleriz
Biz ilahi iradeye teslim olmuş fırkayı nacileriz

Biz sılayı rahm eden,Alahtan gelip ona dönen velileriz
Biz tedbili kıyafe gezen padişahın yeryüzü bendeleriyiz

Biz kaf dağını aşan ölümsüz Zümrüd ü Anka kuşlarıyız
Biz masallarda sözü edilen kaf dağı yolcusuyuz

Yetmiş iki fırkanın dinine tek gözle bakanlarız
Biz sorgu sualini bu alemde Hakka verenleriz

Ölümsüz Zümrüdü Anka’dır,can kuşumuz
Bizim yolumuz asandır,yoktur yokuşumuz

Biz ki,Allah’tan asla ümit kesmeyenleriz
Biz dostun elinde ruh üflenen sihirli neyleriz

Biz rahmet ummanında yol alan sefineleriz
Biz Hak yolunda cihat eden adsız cengaverleriz

Ehlullahtır,Hak yolu erleridir, cennette komşumuz
Kimse tanımaz bizi,bu alemde kaybolmuşuz

Nihat Gülle
Şair ve yazar

Nihat Gülle
Kayıt Tarihi : 20.4.2008 15:01:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


İnsan bir yolcudur kendisiyle birlikte zaman mekan yollarda yürür,kimi gün gözyaşlarıyla elinde bavuluyla tezkere almış bir asker misali gurbetten öz vatanına sılasına yürür demiryolları boyunca.Gökyüzünden kirazlar,krizantemler yağar o ağladıkça gözyaşı ilahi rahmetin cuş u huruşa getirir.Kimi zaman güleriz sevinir,mutlu oluruz işte insanın bu manevi yolculuğunu anlatmaya çalıştım bu şiirimde.Şiirimde yaşadığım ruhsal tekamülle ilgili olaylar kadar yaşamak istediklerim de var.Gerçek dininm,hak dinin namazın ve ibadetlerin sırrı hikmetinden tevhidin tasavvufun ince sırlarını mekik mekik mısralara dokumaya işlmeye çalıştım.Ciltlerle kitapları dolduracak bir zama üstü yolculuğu taktir edersinizki bir şiirde anlatmak taktir edersinizki oldukça zordur.Şiir olarak akıcılığını değerini taktir etmek sizlerin beğenisine kalmış,ama ben yaşanmış ve yaşanmasını gönülden arzu ettiğim bir metafizik olayı bir şiire sığdırmayı başardım. Sizlerin ve Antoloji com.değerli editörlerinin beğenisine sunuyor,bu en özel ve sıradışı şiiri sizlerle paylaşmanın mutluluk ve hazzını yaşıyorum.saygılarımla

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Abdurrahman Yildiz
    Abdurrahman Yildiz

    Bu güzel eseri meydana getiren gönüle selam olsun. Emek sarfedilmiş harika bir eser. Ne mutlu o bahtiyarlaraki bu mukaddes yolculukta HAKK'ın istediği menzile varanlara.
    Tam puanımla listeme alıyor, selam ve saygılarımı sunuyorum.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Nihat Gülle