Mührü Kâinâta Vurduracaksın

Tezgâhta dokunan ipek kumaşı
Zarif ince bele sardıracaksın
Fukaraya ikrâm ettiğin aşı
Hazmedene kadar durduracaksın

Umud aşısıdır mümine heves
Âllâh’ı zikreder alınan nefes
Rüyâda hançeri çekerse nekes
Şerleri hayıra yorduracaksın

Geçmeyen gün olmaz silerde gerçer
Mazlumun sadrını delerde geçer
Kalburuna koyup eler de geçer
Eleyip, süzüşün’ sorduracaksın

Her şey biter ömür gibi, hasrette
Şuaralar, içindeki gurbette
Saliseler bir yudumluk şerbette
Zamana; mancınık kurduracaksın

Senin; maveradan gelince sesin
Düşmanları titretecek nefesin
Yaratana karşı sonsuz hevesin
Erenler cemine vardıracaksın

Ok attılar İSLÂMİ’nin böğrüne
Yedi hilâl devâ olur ağrına
Besmeleyle kâinâtın bağrına
İlâhi hatemi vurduracaksın