Aşkın ile yandım,
Deli divane oldum,
Secdeden kalkmadım,
Devamlı seni andım.
Aşkın ile yanacağım,
Gökten iner rahmet taneleri,
Her tarafı güzelleştirir nurları,
Hırslandı mı gürler sedaları,
Bir bir temizler yer yüzünü, damlaları…
Berekete hasıl olur, Rahmet taneleri…
Hz. Mevlâna’da da aynı duyguları yaşadım,
Rasullahın evinin yanında iken,
Kendimi çok uzaklarda hissetmiştim.
Bedenen ordayım lakin Ruhen O maneviyattan uzak…
Ne olurdu ki bende O havaya girseydim.
Nabızlar hep sendedir,
Gönül âleminin eşiz hayali kâbe…
Baktıkça fotoğrafına,
İnsanın içine bir şeyler doğuyor,
Tulua eriyor insanın içinde,
Güneşler, yıldızlar, aylar…
Bir sevgili istiyorum ki,
Benden evvel beni isteyen,
İstiyorum ki bir sevgili,
Ebediyette benimle olmayı,
Benden evvel isteyen,
Fani dünyada sadece değil,
Bu yolculuk benim yolculuğum,
Bu hayat benim hayatım,
Bir değirmen ki…
Suyuna bende kapılmış gidiyorum…
Yoktur benim işim şerde,
Gittiğim yol, berraklık ve temizlik … suyum…
Bahar, siz gibi dostlarla,
Birlikte olabilmektir.
Gönüldeki muhabbete,
Gel diyebilmektir.
Ruha hitap eden kutsi hakikatlere,
Uzanan gecenin derinliğinin karanlığında,
Korkunun hissini tattı ürperen ruhum.
İmanımın kıt olduğu bir anda,
Birden hakikat kapıları açıldı,
Nur-u imanın ziyasıyla neşvünema buldu.
Açıldı saçıldı tâ hakikati buldu,
Göreceklerimizi görüyoruz,
Çekeceklerimizi çekiyoruz,
Narı da hoş nuru da,
Bunu da biliyoruz,
İkisi de bizim için,
Böylece idrak ediyoruz,
Giden gelmez gelen alıp gider,
Baştan saçı alıp götürdüğü gibi,
Bulgur dibine vurdu, pirinçte kalmadı hal,
Bu veresiye alana bedava gibi gelir…
Esnafın işi zor düşünmek çare değil,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!