Kimi gün ıssız bir adaya düşmüşlük
Kimi gün ise bir dağbaşı yalnızlığına denk gelir özlemin.
Issız adada ve dağbaşında kalırım bir başıma.
Kalıp da bir sese,
Bir gelişe
Bin yıllık hasretlikler biriktiririm.
Ah! Sancılı uzun geceyarısı yolcuğu ,
Ah ! Taze yaraya basılan tuz ve tütünün acısı,
Ah! Kalbi özlemle sıkıştıran paslı mengene sızısı,
Ah! Göze uykusuzluğu kor bir mil gibi çeken upuzun bekleyiş,
Ah ! Sevdadan yana yangınla yanmış olan külsüz ve dumansız yanış,
Ah! Zamanın sarkacında saniye saniye kanamış yürek kesiği,
En büyük savaştır aklınla kalbin arasındaki harp...
Çünkü galibi yoktur,
Mağlubu da çoktur bu harbin.
Önce kalbin, ölümcül yarayı alır aklından.
Akıl, hakikatın keskin hançerini çeker
Ve saplar paslı gerçekleri kalbine.
Ne zaman düşsen aklıma
Fikrime yağar sözcüklerin,
Bilincimi esir alır gözlerin.
Sözcüklerim dökülürken
Fikrimden kalemime,
Teslim olurken bilincim gözlerine
Anlayabilir ve duyabilseydin eğer,
Kansız ve kılıçsız fethettiğin yüreğimden duyumsardın sesimi.
Göç ederdin soğuk duvarlarından sımsıcak iklimlerime,
Sonra içimde tutuşturduğum şiirlerime iltica ederdin.
Benim yakama değil kendi başucuna asardın mısralarımı
Ve korkusuzca dokunurdun sözcüklerime kalbinle.
Artık "Anne" diyorum yokluğunun tüm suretlerine,
Bakınıyorum yıldızlara her gece yarısı,
Kayan bir yıldız oluyorsun aniden.
Seninle birlikte bütün yıldızlar
Ay ve güneş dahi
Bir bir kayıyor gökyüzümden.
Bazen yaşadığın sancılı gerçeklerin,
Boğaza demir bilye gibi takılı kalan nefeslerin,
Günyüzünü kaplayan siyahi kederlerin
Bir rüya olmasını istersin.
Yaşanılan tüm sıkıntılardan,
Umutsuzluğa uyanılan tüm gündoğumlarından,
Aramak,
Seni aramak,
Seni aramanın dünyasında kendini aramak.
Çıkmaz sokakların tenhalığında kaybolmadan,
Takvimlerde zamansızlığa dolanmadan,
Sessiz bir şarkının ezgilerinde yitip gitmeden seni aramak.
Bir hikayesi vardır elbet arka mahalle sakinlerinin.
Hayata en arka sıralarda başlayıp
Rutubet kokan evlerde yeni günü yarım bir tebessüm ile karşılayanların.
Azıcık umudun,eksik günlere yetmediği
Mevsimin kışa sabitlendiği sokakların suskun yığınlarının.
İki ucu birbirine denk gelmeyen ucuz bir günde pahalıya ödenmiş beklentilerin.
Bilinsin ki;
Aşka dair ne korkak,
Ne ümitsiz,
Ne sitemkâr,
Ne de heveskârız...
Her şey olamasak da
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!