15.01.1933 - 28.08.2016
Muazzez Şehrimizin Kurtuluş Bayramı Münasebeti İle
Muazzez Şehrim Erzincan
Bayram Senin lâyığın SİLKİNİŞ BAYRAMI bu
Ada toz kondurmayan CANLAR CANI TABU bu
Şirin OVANA giren BAĞAN hayran-hayran bakar
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şiirin bende hususî bir mâna ve mahiyeti var... İlk mektepten itibaren üniversiteye kadar tahsilimi tamamladığım MUAZZEZ ŞEHİR Erzincan... 7 yaşımdan itibaren içinde o aziz insanlarıyla beraber yaşadık, beraber gezdik, beraber oturduk, beraber kalktık, beraber yedik, içtik, beraber ağladık beraber güldük... Rabbim o felâketleri bir daha vermesin... Bahtı açık olsun Erzincan'ımın, Erzincanlımın, CAN kardeşlerimin...En son İrfan Yılmaz Gönül Dostumun imbikten geçirir gibi eleyerek bulduğu; kaç sene önce yazılmış bu şiirimin lütfedip altına düştüğü yorumu hislerimi tazeledi... Aziz dostuma ve en evvelinden beri yorum yazan bütün gönül dostlarıma bu vesile ile tekrar şükran ve muhabbetlerimi arzederim... saygılarımla...
Sevgili Ağabeyim: Mustafa Benkli,
heceler nakış nakış mısralara işlenmiş. Gönülden kopup gelen sevgi ve vefa duyguları altında ustalıkla kaleme alınmış, sanat ve edebi yönü mükemmel bir şiir okudum. Bu şiirle sevgili şehrimiz ERZİNCAN'ın tacına kavuştuğunu düşünüyorum. Allah bir daha bu güzel şehrimize deprem gibi bir felaket göstermesin. Baharı başka, yazı başka, iklim ve bitki örtüsü başka ( Hele mayıs ve haziran aylarına) İnsanı başka Erzincan'ımıza layık bir şiir olmuş. Kudretli ve her den kutlu yazan yüce kaleminize tebriklerimi iletiyorum.
En kısa zamanda sağlığınıza kavuşmanız için gönlümden kopup dilimden dökülen dualarımla Acil şifalar diliyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun sevgili ağabeyim. Sizin antolojideki yeriniz bambaşkadır ve hepimizin malümudur.
Şiirin hakkı olan tam puan+antolojiyi Bodrum'dan gönderiyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun efendim.
Sevgi ve saygılarımı iletiyorum
Dr. İrfan Yılmaz. BODRUM.
Sevgili arkadaşım
Bu güzel şiirinizi
Canı gönülden kutlar
Başarınızın daim olması ve
Daha nice paylaşımlar dileğiyle 10+ saygılarımla
Vatan hasretinin ve sevgisinin şairane dile getirilişi güzeldi üstad. Tebrik selam ve saygılar. Nazireniz aşağıdaki adreste paylaşılmıştır.
http://www.gulceedebiyat.net/konu-gulce-triyolemsi-ucleme-24810.html?pid=29144#pid29144
ustamdan özlemle donanmış dizeler....tebrikler.....teşekkürler....nicelerine
Aziz Üstadım. Çok çok anlamlı ve samimi bir şiir çalışması. şiirinizi apayrı bir zevkle haz alarak okudum. Övgüye her zaman hak etmiş bir ilimizdir Erzincan.İki kardeş şehir Erzurum ve Erzincan.Hangi gönül sevmezki bu Şehirleri. Ellerinize ve yüreğinize sağlık. Sağlıklı yarınlar dilerim. Saygılarımla tam puan ile kutlarım. GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta