Ecel tez gelip çatar bir gün,
Beden toprağa yatar bir gün!
Vâdeyle ebedî ahdin yok!
Beden toprağa yatar bir gün!
Doğan her şey mutlaka ölür!
Cahil kişiyi mürşid seçme kendine,
“El ele, el Hakka” zinciri kurulmaz,
İbadeti hor göreni sokma bendine,
Kalbin çırpınır sakinleşip durulmaz!
Öz gayretle gerçekleri aramazsan,
Bahar geldi dallar çiçek büründü,
Meyve getirmeyen yazı n’ideyin ?
Tüm doğa Rabbânî parfüm süründü,
Meyve getirmeyen yazı n’ideyin ?
Dostların bahçesinde güller açar,
Gel Dostum;
Güneş’in-Ay’ın; bulut-yağmur ve toprağın,
Ağacın-dalın-oksijen üreten yaprağın,
Ömrünce tüm bünyene kan basan yüreğin,
Hakkını öde !
Kâbe duvarında bir taş,
Olasım gelir ey gönül,
Semâlarda özgür bir kuş,
Uçasım gelir ey gönül!
İlâhî örgü bir nakış,
Din- inanç ağacının esas dalları,
Kâbe’ye çıkıyor tüm dünya yolları,
Namaz-oruç-zekât ve Hac’dır balları,
Şeriat gülzarında gül olmak gerek !
Müminlerin nefsi çarmıha gerilsin,
Yüce Tanrım ol izlediğimiz yollar ,
Cennetine götüren has yollar olsun ,
İnsanlığın kurumuş vicdan dalları ,
Her mevsim çiçek açan dallar olsun !
Kalbimize aşk-ı muhabbet dolsun ,
ÖLÜM Her can tadacak, önüne geçilemez,
Ölmeden ol âb-ı Kevser içilemez
Genç-yaşlı, güzel-çirkin seçilemez
Rabbin emri, doğanın hükmüdür ölüm!
Hayat meş’alesi hep devredilecek,
ÖNSÖZ
Avrupa’daki tahsil yıllarımda otobüse-banliyö trenine bindiğimde, genç-yaşlı herkesin biner binmez hemen çantasından kitabını çıkarıp okumaya başladığını görür, hem şaşırır, hem de ilme-bilgiye bu kadar düşkün olmalarını, en küçük zamanlarını dahi değerlendirdiklerini görerek özenirdim.
Bu nedenle hayatım boyunca hem okumaya, hem de okunacak meslekî, kültürel, dinî ve ahlakî konularda elimden geldiği kadar fazla yazılar-kitaplar yayınlamaya ve bunları ücretsiz olarak okuyucuya ulaştırmaya özen gösterdim.
1) En çok aydınlanmaya, bilgisini genişletmeye ihtiyacı olan halkımızın daha ziyade ilgi duyduğu alanın din ve ahlak konuları olduğu bilinci içinde, Cenab-ı Allah aşkını; Hz. Peygamber sevgisini; İslâmın evrensel mesajlarını; Kur’an ahlâkını; zikir, şükür, dua, tövbe, sabır, infâk, ihsan, ihlâs, salih amel, kibir-gurur, iyiliği emredip-kötülüğü men etme, ana-babaya iyi davranma, kul hakkına saygı, namaz, niyaz, oruç, Ramazan v.b. konuları işlediğim kitaplarımda, açıkladığım konularla ilgili şiirlerimi de aralara koymuştum. Çünkü biliyorum ki, halkımız nesir yazılara nazaran şiirleri okumayı daha kolay bulur ve şiirin işlediği konu aklında daha uzun süre kalır; hatta hoşuna giden şiirleri ezberler.
2) Ne var ki halkımızın, zaten çok zayıf olan kitap okuma alışkanlığının, maalesef giderek daha da azaldığı hepimizin malûmudur. Bu sebeple bir süreden beri başka bir yol izlemeye daha yöneldim:Birkaç seneden beri (4 senedir)Türkiye çapında, her bölgedeki 60 civarında ilde çıkan bir mahalli gazetede, her Cuma bir köşe yazısı şeklinde yayınlanan “Cuma Sohhbeti” yazıları yazmaktayım.Ayrıca, yine 4 seneden beri, aynı gazetelerde yani 60 ildeki 60 mahalli gazetede, ramazan ayında bana ayrılan tam birsayfada “Ramazan Sayfası” hazırlamakta ve yayınlamaktayım. Gerek cuma köşe yazılarımda, gerekse ramazan sayfalarımda yukarıda belirttiğim konularda yazdığım ilâhî aşk şiirlerimden, her sayfaya, birer ikişer adet koymaktayım.
İşte uzun süreden beri yazdığım ve kitaplarımda ve gazete yazılarımda, zenginleştirici ve okumayı özendirici bir unsur olarak koyduğum şiirlerimi ve tabii yenilerini, bu kez ayrı bir kitapta toplayıp yayınlamayı uygun gördüm.
Tanrının yarattığı tüm güzelliklere ,
“El hamdü lillâhî Rabbül âlemin! ”
İnsana bağışladığı özelliklere ,
“El hamdü lillâhî Rabbül âlemin! ”
Sensin daim hükmeden seher yellerine ,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!