Dalda döner dururdu mor rüzgar gülü
Açardı dağların kokulu mor sümbülü
Sendin gönlümün şen şakrak mor bülbülü
Bir öttün hemen derdimin kaldı azı be gül yüzlüm
Hep geçerdim sizin dar patikadan, yolaktan
Hayvanlar yalaktan; ben su içerdim mor bulaktan
..
Her yolculuk öncesi mor bulutlar giyinirim
Güneşten bir parça yanımda taşır gibiyim
Sevdiğimin yanında, durduramazken zamanı
Yollar ile beraber, Akıp giden zamana Sevinirim.
..
Şehit mezarında mor bir çiçek varmış,
Her sabah yeniden canlanıp açarmış,
Katledilirse bir çocuk, hemen o an,
Dibine kan rengi gözyaşı saçarmış...
(İstanbul:06.12.2004)
..
İnsanların iyilikleri sihirli mürekkeple yazılır.
Görmek için; mor ışık tutmak gerekir.
Hatalarıda, fosforlu kalemle yazılır...
..
Sinemde kapanmaz bir yaradır
İçimde sakladığım keşkeler
Buğulu bakan kara gözler beni deli eder
Ellerim uzansa, yetişebilsem düne
Lale sümbül mor menekşe kırmızı güle döner
..
Gece,
Sabitken yıldızlara bir gece,
Adını koydum sevdamın
İsmi mor menekşe..
..
Renk renk menekşelerle süslü bir menekşe tarlasıydı. Hepsi de mutluydu. Neşeli şarkılar söylerlerdi. İçlerinden yalnızca biri, tarladan uzak bir yerde mutsuzdu. Şansmıydı bu, neden onlarla birlikte değildi. Onları ancak uzaktan görebiliyor söyledikleri şarkılar kulağına geldikçe, mutsuzluğu bir kat daha artıyordu. Hep boynu büküktü mor menekşenin..
Gece gündüz dualar ediyordu. Diğer menekşelerin arasına gitmesine imkan yoktu. Ama bir çıkar yol olmalıydı bu yalnızlığı bitmeliydi.
Günler birbirini kovalıyor ağlayıp sızlamaktan bıkmıyordu mor menekşe. Ettiği dualar ise birbiri arkasına sıralanıyordu. Yine gün ağarmış, güneş ışınlarını yansıtmaya başlamıştı. Kuşlar cıvıltılarını yayıyordu doğaya. Herşey harikaydı ama, tek sorunlu mor menekşeydi. Birden uzaklardan gelen bir motor sesine kulak kabarttı. Şaşkındı.bulunduğu yer, hiçbir canlının geçmediği bir yerdi. Yanıbaşından dağlar yükseliyordu. Motor sesi gittikçe yaklaşıyordu. Sanki bütün düşünceleri kaybolmuş yalnızca sesi dinliyordu.
Uzaktan beyaz bir araba tozu dumana katıp, kendisine doğru yaklaşıyordu. Hayatında hiç araba görmemişti. Araba yaklaştıkça şaşkınlığı daha da artıyordu. Allah Allah ne işi var? Bu da kim? meraklanmıştı doğrusu. Nasıl olsa gelip geçer diye düşünüyordu.
Birden araba biraz ilersinde değişik sesler çıkararak durdu. İçinden kim çıkacak diye merak ediyordu. Telaşla bir genç iniyordu arabadan. Allah kahretsin bozulacak zaman mıydı diyordu. Motoru açıp kontrol etti. Birşey de yok diye söyleniyordu. Dağ başında kaldım olacak iş mi bu.
..
Ben mor sandim menekseyi
gördüğüm bütün menekşeler
mordu çünkü...
..
kıyıda,
demir parmaklıklara sarılmış,
kokuları mühürlü
mor salkımlar.,
erguvanların peşinde
çıplak dallara yapışmış
salkım saçak
..
Şu yüzüm çizgi çizgi, gözümde mor halkalar
yakın bir yolculuğun işaretleri bunlar
Şehmus Yaşar
(13.04.2007)
..
Bir kuş kondu pencereme
Kanadında mor bir leke
Alıp sevmek istedikçe
Yüreğime verdi darbe.
23.Ocak.2011
..
Çekip gitmişsin kapıyı
Öyle alel acele, pür telaş
Camlar açık, meydan okuyor rüzgara
Yerden kopmuş perdeler...
Uçuşuyor tavana
Ve mor sarı bir kelebek
Çırpınışlar içerisinde
..
MOR YAZMALIM - MyVideo
Mor Yazmalım
Resmini aynaya astım,
Adını duvara yazdım,
Şu gönlümü, sana serdim,
..
Mor menekşeli sevdalar yaşandı
Her ağacın her yaprağın
Her bulutun gölgesinde
Kimi gazeller arasında çürüdü
Rüzgarın esintisi ile kaybodu
Kimisi küçücük bir çakı ile
Ağaç gövdesinde hayat buldu
..
Eğilip dudaklarını kokluyorum,
Mor gecenin
Kırıntı zamanlarda acıyor,
Sıvanmış geleceğim....
..
Zaman hızla ilerliyor,
Gözlerim yalnızlığın mor halkalarını taşıyor.
İçimde terk edilmiş bir panayır,
Burada tek perdelik hüzün sahneleniyor...
..
PAPATYALAR GÖNDERDİM, SENİ GÖRÜNCE BEYAZ AÇAN
Gözlerini yum,
yüreğinin kapılarını sonsuza kadar aç,
içine senin gökyüzünü koyacağım,
düşlerinde gördüğün
içinde kalbin olan beyaz bulutları..
..
Mor için soğuk bir renktir derler
Beni yıllardır yakan gözlerini
Bilmezler.
..
Kelimelerden korkuyorum, şiirlerin ağlatmasın dan ve günün bu saatinde şair olabilmek yoruyor insanı. Düşünki göğe uzanan ellerimiz yoruldu artık, düşünki yaprak bile şikayetçi değil buruşup solmasından. Gittikçe azalan gün batımı, mor karanfiller, uzak tutun benden ışığı o gelene kadar, hiç bir soğuk hava dalgası çalmasın kapımı. Dişini dişime tak sevgilim her yer balçık..
Kapı eşiklerine takılıyorum, değişmek den korkuyorum, kapı eşiklerinde uyuyorum.Sular bulanık, kafam kadar bulanık..
Ağzım dolu, bu şiiri de sen okur musun
..
umudun içinde yaşayıp giden anıların altında ezik büzük bir mor menekşe
sevginin bulutunda yaşanılıpta gidilen yolun en ağır damgasıdır ayrılık
tek çare var sevgide bulunup kolayların içinde zoru yaşamak muhtaçlığın
neresindedir bilinmez bu sevginin anatomisinde olan ayrılığın hançerini.
..