başıboşluğumda kaçmak isteği sıkıntısı
bir şeyler yanlış gidiyordu manzaram bozuk
sigaraya başlamayı düşündüm kaç kere
ne mutluluk altın tepsideydi ne mutsuzluk umurumda
gözyaşlarımla hafifleyemedim hayır yoktu denizlerden
sözcük azığım bitmişti
mor eflatun ve kurşunî
gün ince işlenmiş bir acı kadar ağır
yaz sarıları koştururken koynunda hüzünlerin
düş anlarım olurdun düşünce saatlerim
narenciye manzaralı sırılsıklam akşam çaylarım olurdun
kimliğimde eski albümlerim sana bakmalarımdan topladığım
ve ellerim ceketimin çekirdek artıklı ceplerinde
iş dönüşlerim olurdun pazen hayalli
mor eflatun ve kurşunî
hüzzam bir gerginlikle yırtılırdı sessizlik
kauçuk ağacını özlerdim unutulmuş
ancak bir akşamüstü şiiri tarihli
ve unutulmak ölümü yenince
kesme taşlı ala susuşlu bir caddede
hemencecik
küçük bir blok notta hecesizce de olsa
anılmalı derim ellerimin titrekliği
parmak uçlarımda öyküsü derin yalnızlıkların
yokluğuna darıldığım bu sokaklarda boşluğum
ama hep o çocuk sesli merak
mor eflatun ve kurşunî
sakallarım benden daha yaşlı nedense
saksıdaki süs biberini sularken şımarıklığı geçmişin
iki büklüm de olsa balkona çıkabilmek mutluluğumsun
sen...
karşı evlerin damlarında anne memesine hevesli çocuklar gibi
bakışırken sevgime güvercinler
paslıca şahlanacaksın bilincinde sorularımın
ama evlerin giriş katlarında hep senin ayakkabıların
mor eflatun ve kurşunî
Kayıt Tarihi : 28.12.2010 01:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kağan İşçen](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/12/28/mor-eflatun-ve-kursuni.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)