Sessiz sedasız geçerdi köyümüzün altından,
Kıymetliydi zenginlerin villasından katından,
Doyumsuzdu kıyısına oturarak seyretmek,
Murat nehri çıkmıyor ki aklımdan.
Ah be dostum az mı çimdik Beşerin Adasın da
Gün geldi vaki oldu nur gibi kutlu doğum,
Kisralar yıkıldı ses kısıldı boğum boğum,
Ey Allahın Habib’i Dünyaya teşrif ettin,
Girdin gönüllere bize kıymetler bahşettin,
Kutlu Doğum Ve Yakarış
Kızgın Güneş altında,
Yürüyorum yalınayak baş açık,
Mızrak gibi işliyor beynime sıcaklık,
Yolumu yitirmişim
Hadi kır çiçeğim,
Gülümse artık,
Bak yağmurlardan sonra,
Güneşle uyandık,
Kuşlar, mavi göklerde özgür,
Sende kırlarda özgür kal,
Güneşin, doğuşuna da şahit olurdum,batışına da. Sabahın ilk anlarında, bir ok gibi gelen, güneş ışınlarının, penceremizin küçük tabakalar halindeki, camlarından içeri girince, bizdede canlılık başlardı, katılırdık köy hayatına.
Ama asıl yaşamın birinci zaman dilimi, tan yerinin ağarmasıyla başlardı. Güneş ışınlarının gözükmesiyle de biterdi. Güneşin yükselişiyle beraber, bir mızrak boyu yükselişinde ise, köydeki yaşamın, ikinci zaman dilimi başlar ve biterdi.
Bu iki kısacık zaman diliminde, köylünün işi son hızla bittikten sonra, üçüncü zaman dilimi başlardı ki, bu da, ilkindi vaktine kadar sürerdi. Akşam vaktinde ise, köylünün o günkü bütün işi bitmiş, köylüler evlerine istirahata çekilmiş olurlardı. Gecenin sessizliğiyle birlikte, gaz lambalarının ölgün ışığı altında, akşamdan yatsıya kadar geçen, zaman diliminde ise, sohbetler edilir, komşuya gidilir, yarının hazırlığı yapılır ve yatsı zamanını, fazlaca da geçirmeden erkenden yatılırdı, erkenden kalkmak için.
Penceremizin ufacık camlarından giren, güneşin ilk ışıklarıyla güne
uyanırdık. Fakat Güneşin batarken ki, son ışıklarını da, yine biz seyrederekten yolcu ederdik karşı dağların ardına. Hele ki batmaya başlarken, Kıravi köyünün karşısında ki Murat nehri üzerinde bıraktığı ışıltıyı, ve dağlar ardına çekilirken ki, bıraktığı kızıllığı, yine biz doyasıya seyrederdik.
Şimdi burada Güneşin doğuşunu, batışını gören varmı acep? Veya varsa da kaç kişi, kaç kişinin üstüne Güneş doğuyordur, içebildinizmi kana kana,Ganhopponun, Gandalafın, yada ziyaretin suyunun benzerini burada?
HAYATIMDAN BİR KESİT (Düz Yazı)
Bir Varmış Bir Yokmuş Çocukluğum/Gençliğim
Bir selam vermeden çekip gidiyon
Buna yürek dayanır mı vefasız,
Ateş oldun alev alev yakıyon,
Busen ile söndürmedin vicdansız.
Gezdim diyarlarda hem de gülşende,
Bir hasrettir orası,
Tepeleri yolları,
Çamurdan konakları,
Rüzgarlı yamaçları,
Bir hasrettir orası,
Ekininin sararması,
Çekilmişsin yalnızlığın uzağına,
Aynalaradamı küstün,
Hele bir baksana ay suratına,
Gecelerimin süsüsün sen,
............................Ay yüzlüm,
Bakışlarındaki derinlik,
Cigaramın her nefesindedir,
Yalnızlık,
Küme küme,
buram buram dolar içime,
Her nefes çektikçe,
..............Geceleri seyrederken gökyüzünü,
çok güzel bir şiir