İlkbaharda sevecektin ya beni.
Hani Mart bitimi, Nisan başı.
Doğayla birlikte doğup,
Boy verip yeşerecektik.
Mayıs ta hıdrellez salıncağını kurup,
Zamanın saçlarını
Savuracaktık sallanırken.
Defne ağacının altında,
Yıldızlara isim takacaktık
Haziran gecelerinde.
Aşkımızın ateşi gibi
Yanıp, kavrulacaktık Temmuz güneşinde
Ve Ağustos sıcağında su gibi
Özleyecektik birbirimizi.
Şimdi...
Şimdi,
sararmış bir Eylül akşamı
Hatırlamak düştü payıma
Kurduğumuz hayal ötesi
Yaşanmamışlıkları.
Ekim de ekemedik sevda tohumlarını
Avuçlarımızda öylece kalakaldı.
Kasım da
hep bir matem vardı içimizde,
Buruk ve hazin
Aralık kışa kapısını aralarken,
Ocak başında demleyecektik biz aşkı.
Şubat ta titreyen kar tanelerine eşlik ederken,
Bizli hayallerle süsleyecektik Uludağ’ı
Mart yine kapıdan baktıracaktı.
Kuzinenin karşısında oturup
Ellerimi avuç içlerinde ısıtmaya çalışırken
Gözlerime bakıp
İlkbaharda sevecektin ya beni.
Oysa...
Oysa,
Bahar mevsimlerin en şımarığı
Tıpkı içindeki çocuk gibi.
Ah sevgili!...
Ah sevgili
Gördün mü?
Yüreğimizde saklı kaldı,
Mevsimlere bile,
Mevsimlere bile, sığdıramadık biz bu aşkı...
...türkmenkızı…
Hatice Türkmen YurtsevenKayıt Tarihi : 21.6.2016 19:35:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Senin ter kokunu özledim elbet.
Aşkın teri değil miydi
Özledikçe içtiğim en tatlı şerbet.
===================================
Şiir güzel olur, şiirin konusu insan yaşamının gerçeği aşk olursa neden sevilerek okunmasın. İnsan, mevsimler ve aşk, gereksiz bir amaç için var/etmemiş ki hak...++
TÜM YORUMLAR (1)